Page 412 - hz_musa
P. 412

Hz. MUSA  411



           ların İsrailoğulları oldukları anlaşılmaktadır.   1551  Fakat onla-
           rın tamamının mı yoksa Hz. Harun’un yanında bulunanların
           dışında kalan kısım mı olduğu konusunda kaynaklarda farklı
           bilgiler yer almaktadır.



           Samiri’nin Akıbeti

           Hz. Musa, Hz. Harun ile konuşmasından sonra Samiri’yi mu-
           hatap alır. Onun Araf suresinde yer almayan konuşması Taha
           suresinde şöyle belirtilmektedir:
           “Musa Samiri’ye dönerek, ‘Peki ey Samiri! Söyle bakalım, sen ne
           yapmak istiyorsun? diye çıkıştı. Samiri dedi ki: ‘Ben insanların
           göremediği bazı şeyleri gördüm. Bu sebeple Elçinin (Musa’nın)
           din anlayışının bir bölümünü alıp attım. 1552  İçimden böyle yap-
           mak geldi.’ Bunun üzerine Musa şöyle dedi: ‘Defol git, sen ha-
           yatın boyunca toplumdan dışlanacak, bu sapık fikirlerinle baş
           başa kalacaksın. Senin için ahirette de asla kurtulamayacağın
           bir ceza hazırlanmıştır. Şimdi sen, tapınıp durduğun şu tanrının
           haline bir bak! Biz onu ateşte yakıp eriteceğiz, sonra da kül ha-
           line getirip suya savuracağız.” 1553

           Ayeti  kerimelerden  açık  bir  şekilde  anlaşıldığına  göre  Hz.
           Musa, Samiri’ye İsrailoğulları’nı niçin baştan çıkardığını sor-
           duğunda  o,  İsrailoğulları’nın  başına  geçme  hayalleri  kurdu-
           ğunu, bu sebeple dışarıdan herhangi bir etkileşim olmaksızın
           nefsinin  kendisini  baştan  çıkartarak  kötülük  işlemeyi  güzel
           gösterdiğini, Cebrail’in atının ayağının altından aldığı toprağı
           bu kötü emelini gerçekleştirmek için kullandığını belirtmiş-
           tir. 1554  Said Havva, Samiri’nin ifadelerinde tövbe ve verilecek
           cezayı kabule hazır olduğunu gösteren bir anlam bulunma-
           1551  Meral, s. 99-100.
           1552  Buradaki elçi kavramı, bazı meal yazarları tarafından Musa, bazıları tara-
               fından da Cebrail olarak isimlendirilmiştir.
           1553   Taha, 20/95-97.
           1554   Vehbi, s. 8/3338.
   407   408   409   410   411   412   413   414   415   416   417