Page 492 - hz_musa

Hz. MUSA 491

Hz. Musa ile Hızır’ın Buluştukları Yer

Hz. Musa, bir hedefi, bir amacı olan insandır. O, bu hedef ve
amacına ulaşmak için yola çıkmıştır. Bu hedefi gerçekleştir-
mek için yolculuk ne kadar uzak ne kadar yorucu olursa ol-
sun her fedakârlığa katlanmayı göze almıştır. Kendisine işaret
buyrulan iki denizin birleştiği yere gitmek için yılları aşan bir
1862
yolculuğu kabullenmiş hatta ölümü göze almıştır.
Hz. Musa, genç arkadaşı Yuşa b. Nun ile birlikte, arasında kı-
zartılmış/tuzlanmış balığın da bulunduğu yolda gerekli olan
yiyecekleri de yanına alarak uzun bir yolculuğa çıkar. Balık,
Hz. Musa’nın Hızır ile buluşmasının sembolü bir mucize olarak
kabul edilir. Cenab-ı Allah balığın canlanarak suya girmesini
Hızır ile orada buluşmanın alameti kılmıştır. 1863 Dolayısıyla o,
balığın canlanıp denize gittiği yerde Hızır’ı bulacağını bilmek-
tedir. Hz. Musa, hizmetindeki delikanlıya, “Balığı kaybettiğin
zaman bana haber ver.” diye uyardıktan sonra yola koyulup
yürümeye başlar. Anlaşıldığına göre Hz. Musa’nın yanındaki
genç/hizmetlisi oraya daha önceden gitmiştir. 1864
Hz. Musa ve yanındaki genç arkadaşı, yola koyulup belli bir
süre giderler. Yolculuk esnasında bir gece “Hayat Pınarı” (ab-
ı hayat) adı verilen bir su kaynağının yakınında bir kayanın
dibinde konaklarlar. Bir aralık Hz. Musa uyuyakalır. Kur’an-ı
Kerim’de belirtildiğine göre; “Onlar iki denizin birleştiği yere
ulaştıklarında balıklarını unuttular, o sırada balık denizde bir
yol tutmuş, kaybolup gitmişti.” 1865 balık bu arada canlanır ve

denize kaçar. Balığın denize girdiğini Hz. Musa’nın yanındaki
genç görür fakat ona söylemeyi unutur. Her ikisi de bu arada
balığı unuturlar, Hz. Musa balığı hatırlatmayı, yanındaki hiz-
1862 Kehf, 18/60.
1863 Kuşeyri, s. 3-4/1146.
1864 Maturidi, s. 9/109; 111; Razî, Tefsir, s. 15/213; Vehbi, s. 8/3149; Mutavi’,
s. 118-119.
1865 Kehf, 18/61.