Page 461 - hz_musa
P. 461

460  Prof. Dr. Mustafa ERDEM



           olduğunu bilmediği için çekindiğini söyler. Hz. Musa, onun sa-
           hibini bulup haber vereceğini söyleyince, Hz. Harun onun üze-
           rine uzanarak uykuya dalar ve oracıkta ölür. Kabrinin yerinin
           bilinmediği de rivayetler arasında bulunmaktadır. 1749

           Hz. Harun’un vefatı sonrasında oradaki divan/sedir göğe kal-
           dırılmış, ağaç kaybolmuştur. Hz. Musa ağabeyinin cenaze na-
           mazını kıldırır ve bulunduğu yere defneder. Bir başka rivayete
           göre de melekler onu divan üzerinden alarak cennete götü-
           rürler. Hz. Musa üzgün bir vaziyette kavminin yanına döner.
           Onun, kardeşi Hz. Harun olmaksızın kavminin yanına dönme-
           si, İsrailoğulları arasında şüphe ve kargaşaya sebep olur. On-
           lar, Hz. Harun’un daha yumuşak huylu olması sebebiyle halk
           tarafından çok sevilmesinden dolayı Hz. Musa’nın kıskanarak
           onu öldürmüş olabileceğinden şüphelenirler ve suçlarlar. Hz.
           Musa,  kardeşinin  çocuklarının  da  tanıklıklarını  söyleyerek
           böyle bir cinayet işlemediğini, Hz. Harun’u öldürmediğini söy-
           lese de toplumu ikna edemez. Bunun üzerine Hz. Musa ken-
           disine atılan bu iftiradan kurtulmak için Cenab-ı Allah’a dua
           eder. Cenab-ı Allah divan üzerinde Hz. Harun’un ölüsünü onla-
           ra gösterir. Kavmi ona kim tarafından öldürüldüğünü sorunca
           Hz. Harun, Hz. Musa’nın onu öldürmediğini, masum olduğunu
           ve eceliyle öldüğünü söyler. Bundan sonra melekler onu alır
           ve kimseye göstermeden ve kimsenin bilmediği bir yere def-
           nederler. 1750
           Hz. Harun, Hz. Musa’dan bir yıl 1751  veya üç yıl önce ölmüş 1752
           ve Sina bölgesi/Tih Çölü 1753   dağlarından birisi olan “Hur” da-
           ğına defnedilmiştir. 1754  Hz. Harun’un kabrinin bulunduğu yere
           1749   Vani, s. 425
           1750  Taberî, s. 1/432-434; İbn Kesîr, Tefsir, s. 6/3092; Vanî, s. 425; Köksal Pey-
               gamberler Tarihi, s. 2/90-91. Krş. Çölde Sayım, 20/22/29.
           1751  Vani, s. 425.
           1752  Köksal, Peygamberler Tarihi s. 2/101.
           1753  Taberî, s. 1/435.
           1754  A. Neccar, s. 311; Şelebi, s. 69; eş-Şihava, s. 47.
   456   457   458   459   460   461   462   463   464   465   466