Page 422 - hz_musa
P. 422
Hz. MUSA 421
landığı ve acılar yaşadığı, bunun için Hz. Harun’un böyle bir
ifade kullandığı belirtilmiştir. 1598
Hz. Harun, kavminin buzağıya tapmalarını engellemek için
elinden geleni yapmıştır. Onlara nasihat etmiş, uyarıda bu-
lunmuştur. Gücü yettiğince kuvvet kullanarak onların bu kötü
davranışlarından uzaklaşmasını sağlamaya çalışmış, bu yüz-
den ölümle yüz yüze gelmiştir. Fakat o, yumuşak huylu ve ida-
recilikte Hz. Musa kadar dirayetli olmadığı için 1599 bütün bu
olup bitenlerin önüne geçememiş ve onların puta tapmalarına
engel olamamıştır. 1600
Kur’an-ı Kerim’in açıklamalarından anlaşıldığı şekliyle Hz.
Harun senin bu kavmin beni cidden zayıf gördüler; neredey-
se öldüreceklerdi. Sen de şimdi bana düşmanları güldürme,
beni onların yanında küçük düşürme, beni onlara karıştırma
ve beni zalimlerle bir tutma, zira onların istediği zaten budur,
onların yaygarasına kanma diyerek tepki göstermiş ve yaşa-
dıklarını ona anlatmıştır.
Razî, Hz. Musa ile kardeşi Hz. Harun arasında geçen bu ko-
nuşmayı şöyle değerlendirmiştir: “Harun (a.s.) İsrailoğulları-
nın cahillerinin, Hz. Musa’nın buzağıya tapanlara kızgın oldu-
ğu gibi kendisine de kızgın olduğunu zannetmelerinden endişe
duymuş, bunun için de Hz. Musa’ya ‘Ey anamın oğlu! Bunlar
beni zayıf gördüler. Az kaldı beni öldüreceklerdi. Buzağıya iba-
deti terk etme konusunda bana itaat etmediler. Ben onları bun-
dan nehyettim ama onları bundan alıkoymam için bana hiçbiri
yardımcı olmadı. Binaenaleyh sen, bana düşmanlarımı sevindi-
recek şey yapma. Onlar senin de düşmanlarındırlar. Çünkü bu
topluluk, senin bana yaptığın bu davranışı, bana bir ikram ola-
rak değil, beni küçük düşürme olarak göreceklerdir.” 1601
1598 Zemahşerî, s. 2/991-992.
1599 Hicazi, 2/346.
1600 Zemahşerî, s. 2/992.
1601 Razî, Tefsir, s. 11/80.