Page 369 - hz_musa
P. 369
368 Prof. Dr. Mustafa ERDEM
kitap ile birlikte bahşedilmiş olan hakimiyet kudreti olarak ni-
telemiştir. 1360 Zemahşerî; Kitap ve Furkan kavramlarını tefsir
ederken onun hem Allah tarafından indirilmiş yazılı bir belge
(kitap) olduğunu hem de hak ile bâtılı ayırt eden bir kıstas
(Furkan) olduğunu, bu iki vasıfla Tevrat’ın kastedildiğini be-
lirtmiştir. 1361
Maturidi, yazılı olan her şeyin adı olarak kitap yerine Tevrat
kelimesini kullanmış, helal ve haramın birbirinden ayrılıp
açıklandığı için bu ayeti kerimede Tevrat’a Furkan denildiğini
nakletmiştir. Buna ilave olarak muhtevasında helal ve hara-
mın ayırt edildiği her kitabın Furkan, içeriğinde hak ile batılın
ayırt edildiği için Tevrat’a da Furkan adının verildiğini belirt-
miştir. 1362
Mes’udî, Cenab-ı Allah’ın Hz. Musa’ya on sahife indirerek su-
hufları yüz sayfaya tamamladığını, sonra içinde emir, yasak ve
haramların, sünnet ve hükümlerin bulunduğu beş bölümden
(sifr) oluşan Tevrat’ı indirdiğini belirtmiştir. 1363
Kur’an-ı Kerim’in beyanına göre Hz. İbrahim’e suhuf (sahife-
ler) verilmiştir. Kelam kaynaklarımızda başka peygamberlere
de vahiy mahsulü kitapların verildiği belirtilirken Hz. Musa’ya
verilen Tevrat’ın yazıyla kaydedilmiş ilk vahiy mahsulü yasa-
lar olduğu ve insanlık tarihinde yeni bir safhayı başlattığı söy-
lenmiştir. 1364 Nitekim Kasas suresinde: “Biz daha önceki nesil-
leri helak ettikten sonra, düşünüp ibret alsınlar diye Musa’ya,
insanların gönüllerini aydınlatacak, onlara doğru yolu göste-
recek ve bir rahmet kaynağı olarak Tevrat’ı verdik.” 1365 buyru-
larak Hz. Nuh’un kavmi, Ad, Semud ve Hz. Lut’un kavmi gibi
peygamberlerini yalanlayan toplulukların helak olmasından
1360 Yazır, 1/352-353.
1361 Zemahşerî, s. 1/378.
1362 Maturidi, s. 1/156.
1363 Mes’udî, s. 1/50.
1364 Esed, s. 790.
1365 Kasas, 28/43.