Page 161 - Hz_ibrahim
P. 161

158  Prof. Dr. Mustafa ERDEM                              Hz. İBRAHİM  159



 gamberlerin yalan söylemesi tasavvur olunamaz. Küçük gü-  şekliyle gençliğindeki güzelliklerinin zamana yenik düşmüş
 nahlar onlara caiz görülse de görülmese de söylenen yalan   olması gerekir. Nitekim Abdulvehhab en-Neccar; Hz. İbrahim,
 az da olsa çok da olsa hüküm aynıdır. Çünkü peygamberlik   Hz. Sare ve firavun arasında geçtiği ifade edilen hikâyenin;
 makamının  yalana  ihtiyacı  yoktur.  Yalanı  caiz  görmek  pey-  Mısır’a  gittiği  zaman  Sare’nin  yetmiş  yaşını  geçtiğini  ve  bu
 gamberlerin sözlerine, tebliğ ettikleri şeylere itimadı ortadan   yaşta birisinin fiziki güzelliğinden söz edilemeyeceğini ve do-
 kaldırır. Hz. İbrahim’in Allah’ın zatına ait söylediği şeklindeki   layısıyla bu konuda anlatılanların pratik değerinin olmadığı-
 iki yalanla Sare hakkında söylediği bir yalandan murat ger-  nı söylemektedir. Ona göre Hz. İbrahim’in eşini din kardeşi
 çekte yalan değil, ancak muhatabın anlayışına nispetle yalan-  olarak  tanıtmasında  bir  sakınca  yoktur.  Zira  din  kardeşleri
 dır. Çünkü İbrahim (as) tevriye yapmış ve Hz. Sare hakkında   arasında  evlenmeye  mâni  bir  durum  da  yoktur  diyerek  bu
 İslam’da  kız  kardeşim  demiştir.  Görünüşte  tevriye  olan  bu   konudaki rivayetleri eleştirmekte,  böylece bir anlamda da
                                             499
 sözün batını bir hakikattir. Çünkü bütün Müslümanlar birbi-
             Hz. Sare ile firavun arasında geçen olayı kabul etmemektedir.
 rinin din kardeşidirler. Bu sözün tevriye değil de yalan oldu-
             J. Eisenberg Hz. İbrahim’in eşi Hz. Sare’yi kardeşim diye ta-
 ğunu kabul etsek bile zalimin zulmünü defetmek içini yalan
 söylemek yine caizdir. Burada da zalimi zinadan menetmek   nıttığı  kişinin  Mısır  Firavun’u  olduğunu,  Hz.  İbrahim’in  din
 497
 için söylenmiştir.    kardeşi  olması  dolayısıyla  “kardeşim”  demekle  yalan  söyle-
             mediğini, firavunun Sare’ye dokunmak istediği zaman elinin
 Abdulvehhab en-Neccar, kendisinin de ihtimal dâhilinde gör-
             tutmaz olduğunu ve ancak Sare’yi serbest bıraktıktan sonra
 düğü  bir  görüşe  göre,  Hz.  İbrahim  ve  eşiyle  Mısır  firavunu
                                      500
             düzeldiğini nakletmektedir.
 arasında geçtiği iddia edilen olayın, şayet doğruysa, kardeş-
 ler arasındaki evlilik yasağı gelmeden önce olabileceğini be-  Hz. Sare’nin Hz. İbrahim tarafından içinde bulundukları şeh-
 lirtmekte, bu durumda “din kardeşim gibi” yorumlara ihtiyaç   rin  yöneticisine  kardeş  olarak  tanıtılması  ile  ilgili  pek  çok
                                    501
 duyulmaması gerektiğine işaret etmektedir. Ayrıca Hz. İbra-  farklı görüş tartışılmıştır.  Rivayetlere göre mademki firavu-
 him’in, olması muhtemel gelişmelere müsaade etmeyecek ka-  nun evli olan kadınlara karşı bir zaafı söz konusudur, hadisi
 dar kişilikli olduğunu, gerektiğinde bu uğurda severek ölüme   şeriflerde de belirtildiği üzere Hz. İbrahim’in eşini kardeşim
 498
 gidebileceğini hatırlatmaktadır.  Hz. İbrahim’in, Harran böl-  diye  tanıtmasını,  onu  manevi  tehlikelerden  korumak  adına
 gesinden ayrılıp Filistin/Kenaneli ve oradan da Mısır’a gitti-  dinde kardeş olarak anlamak en makul olanı gibi görünmek-
 ğinde yaşı bir hayli ilerlemiş olması muhtemeldir. Onun ve eşi   tedir. Hadisin içeriğinden anlaşıldığı kadarıyla; şayet bu şai-
 Hz. Sare’nin ilerlemiş yaşı dolayısıyla eşinin çocuk özlemini   beli Mısır seyehati gerçekleşmişse, karşılaştıkları bir tehlike-
 ve duasının gerçekleşmesi için Mısır dönüşü Hz. İbrahim ile   yi bertaraf etmenin en münasip şekli olarak o dönemin sosyal
 Hz. Hacer’i evlendirmesi ve Hz. İsmail’in onların yaşları iler-  ve kültürel anlayışı içerisinde Hz. İbrahim böyle bir yola baş-
 lemiş olduğu zaman doğduğu bilinen bir husustur. Dolayısıy-  vurmuş olabilir.
                           502
 la kısa süreli ikamet yeri olan Mısır’da iken Hz. Sare’nin çok
 yaşlı olması sebebiyle Tevrat ve bazı hadislerde belirtildiği   499  Neccar, s. 126-128.
             500  J. Eisenberg, 5-II/879.
 497  Sahih-i Müslim Tercümesi, s. 10/169-171.  501  bk. Tecrid-i Sarih, s. 6/519-522.
 498  Neccar, s. 144-146.  502  Şihava, s. 2/148.
   156   157   158   159   160   161   162   163   164   165   166