Page 165 - Hz_ibrahim
P. 165

162  Prof. Dr. Mustafa ERDEM                              Hz. İBRAHİM  163



 ması gereken şeyleri makulleştirmesi gerektiği bilinmektedir.   lerin hepsi mümtaz şahsiyetler olarak saygıya layık bulunur,
 Nitekim Hz. İbrahim yıldız, ay ve güneşin doğup batan şeyler   aralarında herhangi bir ayrım yapılmaksızın hepsine toptan
 olduğunu, güneşin Yüce Allah’ın emriyle doğudan doğduğunu   iman edilirken Yahudiler kendilerine peygamber olarak gön-
 ve asla batıdan doğmayacağını, Nemrud’un yaratan ve yaşa-  derilen  bazı  insanları  bile  öldürmüşlerdir.  Ayrıca  Hz.  İbra-
 tan bir tanrı olamayacağını aklen ispat etmiştir. O, putlarla   him’in babası ve kavmi ile olan mücadelesi ve ateşe atılması
 ilgili söylediklerinde olduğu gibi her daim aklı öne çıkarmış   gibi  Kur’an-ı  Kerim’de  yer  alan  bilgiler  Tevrat’ta  bulunma-
 ve insanları düşünmeye sevk etmiştir. Ayrıca onun ölülerin   maktadır.  Peygamberlerin  tebliğ  görevini  yerine  getirirken
 diriltilmesi meselesindeki değerlendirmesi de insanların ge-  ölüm kaygısı taşımadıkları ve bu uğurda büyük işkencelere
 nelde cevap bulamadıkları bir soruya tatmin edici bir cevap   katlandıkları, acılar yaşadıkları tarihî kaynaklarda yer almak-
 arama gayretinin bir sonucudur.  tadır. Hz. İbrahim özelinde konuya bakacak olursak; o, dünya-
 Bütün bunların ötesinde Cenab-ı Allah’ın dini insanlara kolay   nın en ağır cezalandırma yöntemlerinden birisi olarak kabul
 anlaşılır ve algılanır kılmasındaki bir hikmetin tecellisi için   edilen büyük bir ateşe atılma tehdidiyle iç içeyken, dünyanın
 İbrahim (as) örnek bir insan/peygamber olarak sunulmuştur.   en zalimleri arasında sayılan Nemrud’a meydan okumuştur.
 Burada Anadolu’da yaygın olarak kullanılan “Kızım sana söy-  O, inandığı değerler uğruna bütün güçlükler karşısında asla

 lerim, gelinim sen anla.” şeklindeki atasözü, İbrahim’in (as)   taviz vermemişken,  böyle bir ölüm tehlikesi ihtimaline karşı
 durumunu daha iyi açıklamakta, onun şahsında yaşanagelen   yalana yönelmesi kabul edilebilir bir durum değildir.
 bütün  olaylar  ve  verilen  örnekler  insanlığın  tamamına  bir
             Bütün bunların yanında Hz. İbrahim, her şeyden önce bir in-
 mesaj niteliği taşımaktadır.
             sandır.  Onun  da  diğer  insanlarla  ortak,  sevmek,  sevinmek,
 Hz. İbrahim’e nispet edilen “kardeşim” ifadesinin söylenme   sevilmek, üzülmek, kızmak, gülmek, ağlamak gibi insani va-
 gerekçesi  olarak  ceberut  hükümdar  veya  firavundan  duyu-  sıflarının/zaaflarının  olması  gayet  doğaldır.  İçinde  yaşadığı
 lan endişe ve korku olduğu üzerinde durulmaktadır. Nitekim   toplumun kültürel atmosferinden etkilenmesi veya bundan
 Tevrat’ta da “Mısır’a yaklaştıklarında karısı Saray’a; güzel bir   rahatsızlık duyması da insan olmasının bir gereğidir. Bu bağ-
 kadın olduğunu biliyorum, dedi. Olur ki Mısırlılar seni görüp,   lamda Hz. Âdem’in ağaca yaklaşma yasağını ihlal etmesi,
                                                                   510
 bu onun karısı diyerek beni öldürür, seni sağ bırakırlar. Lütfen   Hz. Musa’nın bir Kıpti’yi öldürmesi,  Hz. Yunus’un iman et-
                                              511
 onun kız kardeşiyim de ki, senin hatırın için bana iyi davran-  medikleri için onlara isabet edecek bir felaketten kurtulmak
 509
 sınlar, canıma dokunmasınlar.”  değerlendirmesi yapılmak-  amacıyla  kavmini  terk  etmesi   gibi  diğer  peygamberlerde
                                         512
 tadır. Muhtemelen bu ifadelerden etkilenen İslam âlimlerinin   görülen insani kusurların benzerinin Hz. İbrahim’de farklı şe-
 yazdıkları eserlerde Hz. İbrahim’in Mısır seyahati öncesinde,   killerde ortaya çıkması mümkündür. Ancak peygamberlerin
 duyduğu  endişe  dolayısıyla  karısını  kardeşi  olarak  tanıttığı   gönderildikleri toplumlarda yaşaya gelen insani kusur ve za-
 bilgileri yer almaktadır. Tevrat’ta yer alan bu bilgiler konu bü-  aflarla eleştirilmemesi, hata ve yanlışlara düşmemesi hususu,
 tünlüğü açısından kısmen doğru kabul edilebilir. Çünkü Yahu-  onların tebliğ sorumluluğunu gerektiği şekilde yerine getire-
 dilerdeki peygamber anlayışıyla İslam’daki peygamberlik an-
 layışında büyük farklılıklar vardır. İslam’a göre peygamber-  510  bk. Bakara, 2/35; Araf, 7/19-22; Taha, 20/120-121.
             511  bk. Taha, 20/40; Kasas, 28/15.
 509  Tekvin, 12/11-13.  512  Enbiya, 21/87.
   160   161   162   163   164   165   166   167   168   169   170