Page 158 - Hz_ibrahim
P. 158
156 Prof. Dr. Mustafa ERDEM Hz. İBRAHİM 157
yapmaya kadir olamayanın ahirette size şefaat edeceklerini eklemektedir: “Sözü peygamberlere yalan nispet etmeksizin,
490
nasıl beklersiniz demek istemiştir.” açıklamasıyla “yalan” is- zahiri manasına hamletmek mümkün olduğu zaman, pey-
nadının maksadını aşan bir yorum olduğuna dikkat çekmiş ve gamberlere yalanı ancak zındık olanlar nispet edebilir. Yalan
“Müfessirlerin ‘İbrahim üç yalan söylemiştir…’ şeklindeki sözle- söyleme işi peygamberlerden ziyade bu sözü çıkaranlara daha
rinin aslı esası yoktur. Yüce Allah’ın içinde bulunduğu duruma münasip bir iştir. Bu hususta kesin delil şudur: Eğer peygam-
göre yalan söyleyebilen birini peygamber seçmesi ve risalet gö- berlerin, bir maslahattan ötürü yalan söylemeleri ve Allah’ın
491
revini ona tevdi etmesi mümkün değildir.” şeklinde bu iddi- buna izin vermesi caiz görülecek olsa bunu, peygamberlerin
aları kabul etmemiştir. Allah’tan haber verdiği ve Allah’ın da haber vermiş olduğu
İbn Kesir, tefsirinde bu konuyu şöyle yorumlamaktadır: “Çe- her hususta mümkün görmemiz gerekir. Bu ise şeri hükümle-
şitli kaynaklarda Ebu Hureyre aracılığıyla aktarılan bir hadi- re güveni kökünden siler ve bütün bunlara töhmet kapılarını
sinde Hz. Peygamber: ‘Şu üçünün dışında Hz. İbrahim hiç yalan açar.” Razi, bu konuda bazı görüşleri naklettikten sonra
494
söylememiştir. Bunlardan ikisi Allah’ın zatı hakkındadır. Birin- peygamberlere yalan söyleme işini isnat etmenin caiz olma-
de ‘Ben rahatsızım.’ demişti. Bir başka keresinde de ‘Belki şu dığını belirterek, “O, bunu tevazudan ve nefsini küçük gördüğü
büyükleri yapmıştır.’ demiştir. Üçüncüsünde ise Hz. Sare hak- için söylemiştir.” sözünü de zayıf bir iddia olarak nitelemekte-
kında ‘O, kız kardeşimdir.’ demesidir. buyurmuştur. Ancak bu, dir. Ona göre; en uygun olanı terk etmek bazen hata olarak da
söyleyenin ayıplanacağı hakiki yalan kabilinden değildir. Bu- ifade edilebileceğinden, bu ifadelerin en doğru yorumu evla
rada (hadiste) Hz. İbrahim’in bu sözlerine yalan adı verilmesi olanı terk etmektir.
495
mecaz tarikiyledir. Aslında Hz. İbrahim’in yaptığı şeri ve dinî Zemahşeri de Hz. İbrahim’e yalan olarak isnat edilen husus-
bir maksat için sözü üstü kapalı, kinayeli olarak söylemekten ların bağışlanmayı gerektirecek bir hata olmadığını, peygam-
ibarettir. Nitekim bir hadisi şerifte şöyle buyrulur: ‘Şüphesiz berlerin günahtan masum olduklarını belirttikten sonra bu-
kinayeli konuşmada yalandan sakınma ve korunma vardır.” 492
radaki ifadenin bazı küçük günahlar sebebiyle Rabb’ine karşı
496
Fahruddin er-Razi, Hz. İbrahim’in yalan söylediği ile ilgili ri- tevazu göstermesi şekli olabileceğini değerlendirmektedir.
vayet edilen hadisin ahat haberlerden olduğunu belirterek
Hadis külliyatında yer alan bu rivayetler, İslam alimleri ara-
çeşitli yönlerden eleştirmekte ve kabul edilmemesi gerektiği-
sında farklı yorumlara sebep olmuştur.
ni söylemektedir. Çünkü ona göre; her şeyden önce peygam-
berlerin yalan söylemesi caiz değildir. Bu hadisle ilgili mut- Sahih-i Müslim Tercümesi’nde konuyla alakalı olarak şu ifa-
laka bir yanlış/yalan söz konusu ise, bunun muhatabı Yüce delere yer verilmiştir: Allah’tan gelen bir hükmü tebliğ konu-
Allah’ın dostum dediği Hz. İbrahim değil olsa olsa onu rivayet sunda yalan söylemekten bütün peygamberler masumdur. Bu
493
eden kişi olmalıdır. O, Hz. İbrahim’in bu sözünden maksa- konuda yalanın azı çoğu arasında fark yoktur. Ancak dünya
dın Hz. Sare’nin din kardeşi olduğunu belirterek şunları da işleriyle alakalı hususlarda farklı görüşler ortaya atılmıştır.
Kadı Iyaz: Sahih olan şudur ki: Tebliğe ait hususlarda pey-
490 Maturîdî, s. 12/189.
491 Maturîdî, s. 10/356. 494 Razi, Tefsir, s. 16/168.
492 İbn Kesir, Tefsir, s. 12/6808. 495 Razi, Tefsir, s. 17/342-343.
493 Razi, Tefsir, s. 18/617-618; İsmetü’l-Enbiya, s. 71. 496 Zemahşeri, s. 3/118.