Page 79 - hz_musa
P. 79
78 Prof. Dr. Mustafa ERDEM
Hz. Musa’nın İşlediği Cinayet
Kasıt mı? Yoksa Takdir-i İlahi mi?
Hz. Musa’nın gençlik dönemindeki belirsizlik ister istemez bu
süreyi anlamlandırmak durumunda olanları farklı kaynaklar-
dan beslenmeye ve farklı bilgileri bir bütünün tamamlayıcı
unsurları gibi kullanmaya mecbur etmiştir. Özellikle ona akla
ve hikmete dair bazı bilgilerin öğretilmesi onun peygamberli-
ğiyle bütünleştirilmiş, bundan dolayı da Firavun’un sarayında
kendisine lütfedilen bu ilahi nimetin ona peygamberlik yaşı
olarak kabul edilen kırklı yaşlarda verildiği yönünde kana-
atler oluşmuştur. Hatta onun henüz saraydan ayrılmadan
peygamberlik görevine başladığı, bu yüzden saraydan uzak-
laştırıldığı, senelerce başka yerlerde kaçak olarak yaşadığı,
daha sonra gizlice şehre geri döndüğü sırada cinayet olayının
243
gerçekleştiği üzerinde durulmuştur. Halbuki Hz. Musa’nın
bu dönemde henüz evlenmediği, onun peygamberlik göre-
vinin Medyen dönüşü Tur Dağı’na geldikten sonra başladığı
Kur’an-ı Kerim’de açık olarak belirtilmektedir.
Firavun’un sarayı şehrin dışında bir yerde bulunuyordu. Hz.
Musa bu sarayda yaşıyor, oranın nimet ve imkanlarından ya-
rarlanıyor, bundan dolayı o yakın çevresinde firavunun oğlu
olarak tanınıyordu. Bu arada çeşitli kanallardan ve özellikle
yakınlarından toplumda olup bitenlerden haberdar oluyor, İs-
railoğulları’na yapılan baskı ve zulümleri işitiyordu. Sarayda o
günün şartlarında lüks içinde yaşıyor olmasına rağmen İsra-
iloğulları başta olmak üzere bütün ezilen insanlara üzülüyor
ve kendi kendine bu kötü gidiş için çözüm yolları ve fırsatlar
arıyordu. Hatta onun İsrailoğulları’nı savunduğu, onlara yar-
244
dım etmek istediği, çevresindekiler tarafından biliniyordu.
Hz. Musa, toplumu ıslah etme ve İsrailoğulları’na yardım ko-
nusundaki kendine özgü düşüncelerini sadece çok yakınında-
243 Mutavi’, s. 23-27.
244 Zemahşerî, s. 5/26; Hicazi, s. 4/447; Köksal, Peygamberler Tarihi, s. 2/14.