Page 519 - hz_musa
P. 519
518 Prof. Dr. Mustafa ERDEM
duğu olgusu 1963 da göz ardı edilmektedir. Zira İsrailoğulları’nın
Hz. Musa’dan kendileri için Rabbine dua edip kesilecek sığırın
mahiyetini açıklamasını talep etmelerinin anlam ve hikmeti,
Allah’ın sözü edilen sığırın mucize statüsünde olmasını dile-
mesi olarak gösterilmiştir. 1964 Dolayısıyla burada anlam “onlar
(sığırdan aldıkları parçayı ölenin cesedine) vurdular ve maktul
dirildi.” şeklinde olmalıdır. 1965 Nitekim başka meallerin çoğun-
da; “Onun için ‘İneğin bir parçasıyla (öldürülen)e vurun’ demiş-
tik. İşte Allah böylece ölüleri diriltir, size ayetlerini gösterir ki
düşünesiniz.” gibi veya benzer ifadelerle bu prensibin ne oldu-
ğu ve mucizevi yönü vurgulanarak açıklanmıştır. 1966
İsrailoğullarından birisi, servetine konmak için hiçbir delil
bırakmadan yakınını öldürmüştür. Sonra da suçu başkaları-
nın üzerine atarak katilin bulunarak kısas ya da kan diyetinin
ödenmesini istemiştir. Bu konuda bütün yöre halkı suçlanmış
fakat katil bir türlü açığa çıkmamıştır. Halkın arasına büyük
fitne girmiş, toplumda herkes birbirinden kuşkulanmaya baş-
lamıştır. Bu arada halkın arasında bulunan yaşlı bilge birisi
“Ey insanlar! Aranızda Allah ile konuşan bir elçisi varken ona
niçin sormaz, neden onun fikrini almazsınız?” der. Bunun üze-
rine yöre halkı Hz. Musa’nın yanına gelerek içinde bulunduk-
ları durumu ona ileterek Cenab-ı Hak’tan konuya bir açıklık
kazandırmasını ister. Onların arasından ayrılan Hz. Musa ma-
kamına giderek Allah’a dua eder, münacatta bulunur ve sonra
onu merakla beklemekte olan insanların yanına gelir. Onlara,
Allah’ın bir sığır kesmelerini, onun bir parçasıyla ölüye vur-
malarını emrettiğini haber verir. Böylece ölünün katilini ha-
ber vereceğini bildirir. Bu haberi alan topluluk, şaşırıp gülerek
Hz. Musa ile alay etmeye başladılar. “Sen bizim aklımızla dal-
ga mı geçiyorsun? Bu dediklerinle öldürülen kişinin ne alakası
1963 Zemahşerî, s. 1/418, İbn Kesîr, Tefsir, s. 2/385.
1964 Maturidi, s. 1/183.
1965 Zemahşerî, s. 1/414.
1966 Bk. Çantay, s. 27; Ateş, s. 10; Kur’an-ı Kerim ve Açıklamalı Meali, Heyet,
TDV Yayınları, Ankara, 1993, s. 10.