Page 498 - hz_musa
P. 498

Hz. MUSA  497



           ler Hızır’ı tanıdıkları için onlardan ücret almadılar. 1894  “(Hızır,
           durup dururken) gemide bir delik açtı. Musa ona, ‘Sen gemiyi
           yolcuları boğmak için mi deldin, gerçekten yaptığın iş çok teh-
           likeli.’  dedi.” 1895   ayeti  kerimesinde  işaret  edildiği  üzere  Hızır,
           elindeki  keski  aletiyle  bindikleri  geminin  tahtalarından  bir
           ikisini kırar. Ancak bu kırma gemiyi tamamen kullanılamaz
           hale getirecek şekilde olmamıştır. 1896  Bunun sadece geminin
           kusurlu gösterilmesi için yapılan bir eylem olduğu ve içinde-
           kilerin boğulmasına sebep olmayacak şekilde geminin duvarı-
           nın kırılmak istendiği söylenmiştir. 1897  Hz. Musa, gemidekile-
           rin boğulması ihtimaliyle yapılanın yanlış olduğu düşünmüş,
           adamların  kendilerini  ücretsiz  olarak  gemiye  aldıklarını  ve
           yapılan işin doğru olmadığını söyleyerek elbisesinden kopar-
           dığı parçalarla açılan deliği kapatmaya çalışmıştır. Hz. Musa,
           onlar fakir kimseler olmasına ve bizi ücret almadan gemiye
           bindirdikleri halde, içindekileri boğmak için mi bu tehlikeli işi
           yaptın diyerek Hızır’a çıkışmıştır. 1898
           Gemide yaşananlar muhtemelen Hz. Musa ile Hızır arasında
           geçmiş olup, orada bulunan diğer yolcuların ve gemiyi işleten-
           lerin haberi olmamıştır. Ayeti kerimede bu ikisi dışındakiler-
           den söz edilmemektedir. Eğer onlar bu konuda bir bilgi sahibi
           olsalardı gemide bir telaş ve kargaşanın yaşanmış olması ge-
           rekirdi. 1899
           Bunun üzerine Hızır, ona “Ben sana benimle birlikte olmaya
           katlanamazsın dememiş miydim?” 1900  diyerek önceden verdiği

           sözü hatırlatır. Hz. Musa, verdiği sözü unuttuğunu, bir daha


           1894  İbn  Kesîr,  s.  342;  Ebussuud,  s.  5/461;  Köksal,  Peygamberler  Tarihi,  s.
               2/112-113.
           1895  Kehf, 18/71.
           1896  İbn Kesîr, Tefsir, s. 10/5051.
           1897  Razî, Tefsir, s. 15/228-229.
           1898  Maturidi, s. 9/125; Hicazi, s. 3/494; Havva, s. 8/374; Mutavi’, s. 1222-123;
               Köksal, Peygamberler Tarihi, s. 2/113.
           1899  Vehbi, s. 8/3156.
           1900  Kehf, 18/72.
   493   494   495   496   497   498   499   500   501   502   503