Page 455 - hz_musa
P. 455

454  Prof. Dr. Mustafa ERDEM


           Hz. Musa’nın Bedduası ve İsrailoğulları’nın Çöl Hayatı


           İsrailoğulları,  Eriha  yakınlarında  kendilerine  gösterilen  he-
           defteki güçlüklerle yüzleşmeye başlayınca “Keşke Mısır’da öl-
           müş olsaydık.” “Gelin, birini başımıza geçirelim de bizi gerisin

           geri Mısır’a götürsün.” diye homurdanmaya başlarlar. 1723  Onlar
           Hz. Musa’ya gelerek: “Ey Musa! O zalim ve zorba halk orada
           olduğu sürece biz asla oraya girmeyeceğiz, (eğer mutlaka gir-
           mek ve onlarla savaşmak istiyorsan) sen Rabbinle birlikte git,
           onlarla savaş. Biz buradan bir adım ileriye gitmiyoruz. 1724  dedi-
           ler. İsrailoğulları’nın sergilediği tavır ve söylediği sözlere Hz.
           Musa  ve  Hz.  Harun  çok  üzülmüş,  üzüntülerinden  önlerinde
           yerlere kapanmış, fakat onlar özür beyanı yerine onları taşa
           tutmaya yeltenmişlerdir.  1725  Böylece onlar, peygamberlerinin
           onlara vadettiği fetih ve zaferi reddettikleri ve “Allah’ın sizin
           için (vatan olarak) yazdığı kutsal topraklara girin” emrine uy-
           madıkları için bazılarına göre kafir, 1726   Maide, 5/25-26. ayeti
           kerimelerine göre de fasık olmuşlardır. 1727
           “Musa (çaresiz Allah’a yönelerek: ‘Rabbim! Benim sözüm sade-
           ce kendime ve kardeşime geçiyor, o halde yoldan çıkmış bu top-

           luluklarla bizim yolumuzu ayır.’ diye dua etti.”  1728


           1723   Zemahşerî, s. 2/406.
           1724   Maide, 5/24. Krş. Maide, 5/22. İslam kaynaklarında Hz. Peygamber ve
               arkadaşlarının  (Sahabi)  tutumu  ile  Hz.  Musa’nın  kavmi  arasında  geçen
               konuşmalar karşılaştırılmıştır: Ebu Bekir İbn Merduyeh deri ki. Bize Ali
               İbn Hüseyin, Enes’ten rivayet etti ki; Resülullah (s.a.v.), Bedir’e hareket
               edeceği sırada Müslümanlarla istişare etti. Önce Hz. Ömer, ona fikirlerini
               bildirdi. Sonra sahabenin hepsiyle istişare etti. Ensar’a dediler ki, ey Ensar
               topluluğu, sizi Resülullah (s.a.v.) istiyor. Onlar; biz. Hz. Peygamber’e İsra-
               iloğulları’nın Hz. Musa’ya dedikleri gibi “Sen ve rabbin gidin savaşın, biz
               burada  oturanlardanız.”  demeyeceğiz.  Seni  Hak  üzere  gönderen  Allah’a
               yemin ederiz ki, bizi berk el-Gımad’a (Mekke’ye beş gecelik veya Yemen’de
               bir yer adı) vuracak olsan senin arkadan giderdik. (Geniş bilgi için bk. İbn
               Kesîr, Tefsir, s. 5/2194-2195; Kasas, s. 315-316: Mahmud, s.  276-277.)
           1725   Zemahşerî, s. 2/410.
           1726   Maturidi, s. 4/202-203; Razî Tefsir, s. 9/21.
           1727   Razî, Tefsir, s. 9/21.
           1728   Maide, 5/25.
   450   451   452   453   454   455   456   457   458   459   460