Page 447 - hz_musa
P. 447
446 Prof. Dr. Mustafa ERDEM
İsrailoğulları ve Arz-ı Mev’ud
İsrailoğulları Hz. Musa’ya İtaat Etmiyor
Kur’an-ı Kerim bir tarih kitabı olmadığı için Hz. Musa ve İs-
railoğulları ile ilgili anlatılan olaylar kronolojik bir sıra takip
etmemiştir. Dolayısıyla bu bilgileri belli bir bütünlük içinde
açıklamada bazı zorluklar yaşanmaktadır. İsrailoğulları’nın
Mısır’dan çıktıktan sonra emrolundukları kutsal topraklara
gitme hedefi, oradaki ceberut kavmi gördükten sonra onlarla
savaşmak istememeleri, kırk yıl oraya girme yasağı konulması,
Tur Dağı, Buzağı Heykeli, Tevrat’ın verilmesi, Sina Çölü, men/
man, selva/bıldırcın eti, su, bulutların gölgelemesi gibi yapı-
lan ilahi yardımların tarihsel sıralamasında güçlükler bulun-
maktadır. Buradaki temel problem İsrailoğulları Kızıldeniz’i
geçtikten hemen sonra mı kutsal topraklara yönlendirilmiş,
yoksa onlar önce geçici olarak Tur Dağı’nın eteklerine yerleş-
tirilmiş, sonra da asıl vatanları olarak tarif edilen Filistin tara-
fına gitmeleri mi istenmiştir? Yine bu bağlamada kendilerine
ikram edilen ilahi nimetler hangi aşamada onlara verilmiştir?
İsrailoğulları’nın kutsal topraklara gitmeleri konusunda tar-
tışılan bu iki seçenek dışında bir üçüncü ihtimal daha bulun-
maktadır. Buna göre, Firavun’un helakinden sonra İsrailo-
ğulları tekrar Mısır’a yerleşmiş, orada belli bir süre yaşayıp
huzura kavuştuktan sonra Cenab-ı Allah onların zorba Ke-
nanlıların oturdukları Suriye toprakları Eriha’ya gitmelerini
emretmiştir: “Ben orayı size yurt olarak verdim, orası önceki
ve sonraki peygamberlerin mekânıdır. Mısır’dan çıkın, oraya gi-
din ve oradaki Kenanlı zorbalarla savaşın. Ben de size yardım
edeceğim.” diyerek onları kutsal topraklara götürmek için Hz.
Musa’ya emir vermiş ve kavmini oradan çıkarmıştır. 1695
Kur’an-ı Kerim’de herhangi bir zaman tayini yapılmaksızın
İsrailoğulları’nın, Hz. Musa’nın dilinden; “Ey Kavmim! Allah’ın
size yazıp takdir ettiği, kutsal topraklara girin, yerleşin, (düş-
1695 Zemahşerî, s. 2/392; Vanî, s. 420.