Page 442 - hz_musa
P. 442
Hz. MUSA 441
di.” 1676 ayeti kerimesinde de işaret edildiği gibi Hz. Musa’nın
Yüce Allah’ın rahmet elçisi olma keyfiyeti devreye girmiş ve
İsrailoğulları için yeni ve temiz bir sayfa açılmaya başlamıştır.
Hz. Musa, Hz. Harun ve Samiri’ye söylenmesi gerekenleri söy-
ledikten sonra kavmine dönerek: “(Ey İsrailoğulları!) Sizin
tanrınız Allah’tır. O’ndan başka gerçek tanrı yoktur. O, ilmiyle
her şeyi kuşatmıştır; şu taptığınız buzağının aksine Kendisine
ibadet edeni de etmeyeni de bilir.” 1677 demiştir.
Bu tehdit, müfessirler tarafından farklı değerlendirilmiştir. Sa-
miri tarafından yapılan buzağıya tapanlar, dünya hayatında iki
imtihan/bela ile denenmişlerdir. Bunlardan birincisi Allah’ın
gazabına uğramaları diğeri ise dünyada zillet /onursuzca ya-
şamalarıdır. Vehbi Efendi, bu toplum her ne kadar tövbekâr
olmuşsa da bu gazap ve zillet şeklindeki cezalandırma çeşidi-
nin ikisinin de kendilerini kendi elleriyle öldürmeleriyle aynı
sonuca vardığını ve dünyada gerçekleştiğini ifade etmiştir. 1678
Zemahşerî, “Rablerinden bir gazap ve dünya hayatında bir
zillet.” ifadesini birbirlerini öldürme emri, zilleti ise yurtla-
rından çıkarılmaları, sürgün edilmeleri olarak tefsir etmiş,
onların sonlarını Peygamberimiz Hz. Muhammed zamanın-
da Medine’deki Kurayza ve Nadiroğulları’nın ölüm ve sürgün
şekline benzetmiştir. 1679 “Ey kavmim! Siz buzağıyı tanrı edin-
mekle kendinize büyük kötülük ettiniz. Artık gelin, sizi ayıpsız
ve noksansız yaratan Rabbinize tövbe ederek nefislerinizi öldü-
rün. Böyle yapmanız, sizi kusursuz yaratan Rabbiniz katında
daha hayırlıdır…” 1680
Cenab-ı Allah, geçmişte yaşananlara rağmen zaman zaman
onlara içinde bulundukları maddi manevi bunalımdan bir çı-
kış yolu göstermiştir. Burada da benzeri bir durum meydana
1676 Araf, 7/154.
1677 Taha, 20/98.
1678 Vehbi, s. 5/1764; Kur’an Yolu, 2/597.
1679 Zemahşerî, s. 6/992.
1680 Bakara, 2/54.