Page 155 - hz_musa
P. 155
154 Prof. Dr. Mustafa ERDEM
ile başlamış, surenin bu bölümünün sonunda “Sizin tanrınız
Allah’tır. O’ndan başka gerçek tanrı yoktur. O ilmiyle her şeyi
kuşatmıştır; şu tapındığınız buzağının aksine Kendisine ibadet
edeni de etmeyeni de bilir.” 582 ifadeleriyle yine tevhit ile son
bulmuştur.
Hz. Musa bu yeni yolculuğunda hiç beklemediği bir anda tah-
min etmediği şeylerle karşılaşmış ve bunlar onda bir korku
meydana getirmiştir. Her şeyden önce o, muhatabını görme-
den kendisinin Allah olduğunu söyleyen, cisimden münezzeh
bir varlık ile aracısız olarak doğrudan konuşmuştur. Cenab-ı
Allah ile konuşmanın heybetinden Hz. Musa’nın kalbi şiddetle
çarpmaya başlamış, bacakları titremiş, dili tutulmuş, vücudu-
583
nun gücü azalmış, kendisi ölü gibi hareketsiz hale gelmiştir.
Hz. Musa’nın Cenab-ı Allah ile konuşması tefsirciler ve kelam
âlimleri tarafından tartışılmış, bunun fizik âleme nasıl yansı-
dığı üzerinde durulmuştur. 584
Hz. Musa’nın Dilindeki Tutukluk Meselesi
Hz. Musa’nın Firavun ve diğer insanlarla daha iyi iletişim kur-
ması için kardeşi Hz. Harun’u Allah’ın kendisine yardımcı ta-
yin etmesini istemesinin sebebi konusunda çeşitli yorumlar
yapılmıştır. Bu yorumların başında, Hz. Musa’nın çocukluk
döneminde tabi tutulduğu imtihan esnasında ağzına ateş ko-
runu alması sonucu ağzı/dili yanmış ve bundan dolayı konuş-
ma güçlüğü yaşadığı söylenmektedir. Hz. Musa peygamber
olarak görevlendirilirken, Kur’an-ı Kerim’de “düğüm” olarak
585
nitelenen tutukluluk halinin çözülmesini istemiştir. Razî,
onun lisanında bir tutukluluk bulunmasının doğuştan veya
Firavun’un sakalını yolduğu zaman ağzına ateş parçasını koy-
582 Taha, 20/98.
583 Köksal, Peygamberler Tarihi, s. 2/26.
584 Bu konuda bk. Razî, Tefsir, s. 17/507-510; Vanî, s. 335.
585 Taha, 20/27.