Page 153 - hz_musa
P. 153
152 Prof. Dr. Mustafa ERDEM
ket ettirildiğini de düşünme! Aksine bu, her şeyden münezzeh ve
bu gibi bütün sınırlamalardan uzak olan Allah’ın bizatihi ken-
disidir ve seninle konuşmakta olan da O’dur.”
570
Cenab-ı Allah, keyfiyetini ancak Kendisinin bileceği bir kelam-
la ona seslenmiştir. Hz. Musa, kendisiyle konuşanın Cenab-ı
Allah olduğunu bilmiş ve işin daha önemli olan tarafı Rabbi-
nin ona söylediği şeyleri anlamış, teklif ettiği görevleri en iyi
şekilde yerine getirmiştir.
Hz. Musa’nın duyduğu sesin Allah’a ait olduğunu nasıl anladığı
ile ilgili çeşitli fikirler ve görüşler ileri sürülmüştür. Razî, bu
tartışmaların en doğrusu olarak şöyle bir görüş belirtmekte-
dir: “Bu konuşmaya, ilahi bir konuşma olduğunu gösteren bir
mucize de eklenmiştir. Bu cümleden olarak, o ateşin yeşil bir
ağaçta yanmasına rağmen, o ağacın kendisi yanmamıştır. İşte
bu adeta bir mucize gibi olmuştur.” 571
Hz. Musa’nın bulunduğu yer; “Bil ki, ateşin ışığının aydınlat-
tıkları ve çevresinde bulunanlar mübarek kılınmış (kutsan-
mış)tır.” 572 ayeti kerimesinde belirtildiği şekliyle kutsanmış/
mübarek kılınmış ve aynı şekilde; “Musa oraya varınca, kut-
573
sal/mübarek yerdeki vadinin sağ yanı…” kutsal olarak belir-
tilmiştir. Tefsirlerde; Hz. Musa, Cebrail ve orayı aydınlatmakla
574
görevli meleklerin kutsandığı belirtilmiştir. Hamdi Yazır,
buranın Hz. Musa’ya vahyi ilahinin ilk indiği, ona peygamber-
lik görevinin verildiği ve Cenab-ı Allah’ın onunla konuştuğu
yer olması bakımından kutsal/mübarek kılındığını açıklamış-
575
tır.
Cenab-ı Allah huzuruna çıkan ve kutsal bir mekânda bulunan
kimsenin, bazı kurallara dikkat etmesi gerektiğini hatırlatır-
570 Mevdudî, s. 4/93.
571 Razî, Tefsir, s. 17/405; Vehbi, 10/3979.
572 Neml, 27/8.
573 Kasas, 28/30.
574 Kur’an Yolu, s. 4/185.
575 Yazır, s. 5/3730.