Page 109 - hz_musa
P. 109

108  Prof. Dr. Mustafa ERDEM



           güçlü ordusuna sahip olmaktadır. Böyle bir coğrafyada onun
           müdahale edemediği küçük bir yerin bulunması akla pek yat-
           kın  görünmemekle  birlikte  Razî,  bunun  ender  rastlanılacak
           bir durum olmakla birlikte imkânsız olmadığını belirtmekte-
              385
           dir.  Hz. Musa’yı Mısır’da yalnız başına ve en savunmasız ol-
           duğu bir hal ve zamanda Firavun’un zulmünden koruyan Yüce
           Allah’ın Hz. Şuayb’ın eliyle onu koruması elbette mümkündür.


           Hz. Musa İki Kız ile Tanışıyor

                                                                  386
           Hz. Musa, yol boyunca sadece ağaç yapraklarıyla beslenerek
           sekiz günlük yorucu bir yolculuktan sonra Medyen’e gelmiş-
           tir. Açlıktan, yorgunluktan, başına gelebileceklerle ilgili kor-
           kudan bitkin bir vaziyette, tabir yerinde ise, buraya canını zor
           atmıştır.   Onun Medyen’e gelişi ve yaşadıklarını Kur’an-ı Ke-
           rim şöyle nakletmiştir:
           “Derken Musa Medyen’in su kuyularına vardı ve orada hayvan-
           larını sulayan bazı insanlar gördü. İnsanlardan biraz geride,
           hayvanlarının suya gitmesine engel olmaya çalışan iki kız dik-
           katini çekti ve onlara, ‘Siz niçin bekliyorsunuz?’ dedi. Kızlar, ‘Ço-
           banlar hayvanlarını sulayıp çekilmeden biz davarlarımızı su-
           layamıyoruz. Babamız hayli yaşlı (bu iş bize kaldı)’ diye cevap
                                                          387
           verdiler. Musa bu iki kızın davarlarını sulayıverdi…”  Kur’an-ı
           Kerim’in  bu  ayeti  kerimelerinde  Hz.  Musa’nın  kimin  yanına
           gittiği değil nereye gittiği açıklanmış, yöre ve kızlar öne çıka-
           rılmıştır. Orada yaşananlara bakıldığında insanların genellikle
           hayvancılıkla geçimini sağladığı ve bölgede su kaynaklarının
           kıt ve sınırlı olduğu anlaşılmaktadır. Ayeti kerimeler Hz. Musa
           dışında başka bir isimden bahsetmemiş, sadece onunla ilişkili
           olan iki kız ve ihtiyar babalarından söz etmiştir.



           385   Razî, Tefsir, s. 17/503.
           386   A. Neccar, s. 231.
           387  Kasas, 28/23-24.
   104   105   106   107   108   109   110   111   112   113   114