Page 56 - Hz_ibrahim
P. 56

54  Prof. Dr. Mustafa ERDEM                                                                                                    Hz. İBRAHİM  55



           getirmek üzere çok dikkat çekici örneklerle anılmıştır. Aslın-                Yıldız, ay ve güneşin Tanrı olarak örneklenmesinde birtakım
           da bir peygamber olarak onun hiç kuşku duymaması gereken                      pedagojik ve metodolojik incelikler olduğu anlaşılmaktadır.
           bu hususların Kur’an-ı Kerim’de örnek olarak verilmesi, ge-                   Bu örnekler bir anlamda Hz. İbrahim’in putperestlerle gün-
           nelde bütün akıl sahibi insanların akli, nefsi ve sosyal bas-                 düzün yaptığı tartışmalara ilave olarak gece de onlarla bazı
           kının  neticesi  yönlendirmelerle  batıla  düşmelerini  önleme                münazaralara  giriştiğini  göstermektedir.  Çok  zayıf  bir  ihti-
           amacına yönelik bulunmaktadır. Az önce Kur’an-ı Kerim’den                     malle onun gördüğü yıldızın batı ufkuna yakın bölgede yer
           naklettiğimiz yıldız, ay ve güneş örneklerinden anlaşıldığı ka-               alan Çolpan veya Jüpiter olduğu söylenmektedir. Ayrıca ayet-
           darıyla Hz. İbrahim içinde yaşadığı toplumun inanç değerle-                   te geçen “İşte Rabb’im!” sözü her ne kadar Hz. İbrahim’in ağ-
           rinin anlamsızlığını ortaya çıkarmak için böyle bir tartışma                  zından çıkmış gibi görünse de muhatabını nefret ettirmemek
           ve  muhakeme  yöntemi  belirlemiş  veya  Allah  tarafından  bu                ve onu sakinleştirmek, sonra da delillerini reddedip çürüt-
           metot ona öğretilmiştir.                                                      mek için   “Siz böyle söylüyorsunuz.” şeklinde bir taktik veya
                                                                                                                        121
                                                                                         metot olarak yorumlanmaktadır.
           Tarihî rivayetlerde olaya farklı bir açıdan da bakılabilmiş, Hz.
           İbrahim’in onları kazanması yerine onların Hz. İbrahim’i teb-                 Hz. İbrahim, kendisine verilen özel bilgiler sayesinde yıldız-
           liğe memur olduğu dinî değerlerden vazgeçirmek istedikleri                    larla ilgili tanrılık iddiasını kabul etmemiştir. O yıldızların do-
           zaman  yıldız,  ay  ve  güneş  tecrübesinin  yaşandığı  üzerinde              ğuş ve batış hâlleri arasındaki değişime dikkat çekerek, ilah
           durulmuştur. Hz. İbrahim, içinde yaşadığı toplumun inandığı                   olanın  kudretinin  âcizliğe,  kemalinin  de  noksanlığa  doğru
           şeylerin batıl olduğunu belirterek onları gerçeğe davet ettiği                değişmeyeceğine işaret ederek yıldızların Tanrı olamayaca-
           zaman çevresindekiler Hz. İbrahim’in kuşkularını gidermek                     ğını onlara anlatmıştır. Bunun üzerine kavmi ay ve güneşi de
           için  yıldızları  ve  onların  özelliklerini  öğretmek  istemişler,           görmesini ve son kararını bundan sonra vermesini istemiştir.
           bu düşüncelerini gerçekleştirmek için akşamdan sabaha ka-                     Fakat o, ayı görünce onların normal düşünebileceğini fakat
           dar gökteki cisimleri birlikte seyretmişler. “Böylece biz, kesin              batınca  da  “Rabb’im  bana  doğru  yolu  göstermezse,  elbette
           iman edenlerden olması için göklerin ve yerin melekûtunu gös-                 doğru yoldan sapanlardan olurum.”  diyerek bir anlamada
                                                                                                                           122
                      118
           teriyorduk.”  ayeti kerimesinde de belirtildiği üzere;  Yüce                  kendi  kavminin  içinde  bulunduğu  sapıklığa  dikkat  çekmiş-
           Allah  Hz.  İbrahim’e  kesin  iman  sahibi  olması  için  bir  keşif          tir. Benzer şekilde güneş doğarken de onların düşüncelerine
           lütfetmiş, ona kâinatın tamamındaki tasarruf ve melekûtunu,                   tercüman olurcasına “Rabb’im budur, zira bu daha büyük.”
                                                                                                                                                123
           ayrıca tüm fiillerin ve varlığın yaratıcısının Allah olduğunu                 demiş fakat ruhundaki ve fıtratındaki mutlak doğruya kulak
           göstermiştir. Böylece Hz. İbrahim bütün varlığın, yıldızların                 vererek “Ey kavmim! Ben sizin (Allah’a) ortak koştuğunuz şey-
                                                                                                        124
           ve benzerlerinin kendi başlarına hareket edemeyen sıradan                     lerden uzağım.”  diyerek asla onlar gibi düşünmediğini ve
           sebepler olduğunu kalp gözüyle görmüş ve işin gerçeğini kav-                  onların inandıklarına inanmadığını belirtmiştir.
                                                                                                                                     125
                   119
           ramıştır.  Böylece o, Allah’ın ululuğunun, yüceliğinin bilgisi-
           ne ulaşmıştır. 120                                                            121  Vani, s. 112.
                                                                                         122  En’am, 6/77.
           118  En’am, 6/75.                                                             123  En’am, 6/78.
           119  Vani, s. 110.                                                            124  En’am, 6/78.
           120  Razi, Tefsir, s. 9/515.                                                  125  Vani, s. 112-113.
   51   52   53   54   55   56   57   58   59   60   61