Page 385 - hz_musa
P. 385
384 Prof. Dr. Mustafa ERDEM
cesin. Tövbeler olsun. Ben Sana (Senin bu dünya gözüyle görü-
lemeyeceğine) inananların ilkiyim.” 1433
Meral, buzağı olayından sonra İsrailoğulları arasından tövbe
etmek için seçilen yetmişi kişi tarafından dile getirilen “Allah’ı
gözümüzle görmedikçe sana inanmayacağız” şeklindeki tale-
bin, Hz. Musa tarafından Tur Dağı’nda ‘Rabbim! Bana kendini
göster de Sana bir bakayım!’ şeklinde ifade edilmesinin ilginç
bir benzerlik olduğunu belirterek ikisi arasında bir ilişki kur-
makta ve bunu İsrailoğulları’nın Mısır’dan çıkışı öncesindeki
somut tanrı anlayışıyla ilişkilendirmektedir. 1434 Ancak iki ayrı
zamanda ayrı kişiler tarafından yapılan bu talep, Allah’ı gör-
me arzusu ortak paydasında buluşsa bile, ayeti kerimelerden
anlaşıldığı şekliyle mahiyet bakımından farklılıklar arz et-
mektedir. Hz. Musa, kendisiyle konuşan ve kendisini peygam-
ber olarak görevlendiren Allah’a duyduğu sevgi ve hayranlık
sebebiyle doğrudan O’nu görmek isterken, 1435 İsrailoğulları
arasından seçilen yetmiş kişinin O’nu görme isteği, tamamen
Hz. Musa’ya kendileriyle ilgili bildirilen emirlerin bizzat O’nun
tarafından verilip verilmediğiyle alakalı bulunmakta ve iman
konusuyla ilişkilendirilmektedir. 1436
Ayeti kerimede Hz. Musa’nın Cenab-ı Allah’ın kelamını işitin-
ce onun verdiği lezzetle O’nu görme arzusu hissettiği açık bir
şekilde bildirilmektedir. 1437 O; “Ya Rabbi! Konuşmanı işittikten
sonra Seni görmeyi, Sana bakmayı çok istedim. Seni görmeden
yaşamaktansa ölmek benim için daha sevimlidir.” 1438 sözleriy-
le bu arzusunu dile getirmiştir. Kuşeyri, bu konuda şöyle bir
değerlendirmede bulunmaktadır: “Kıssalarda, onun vaat gün-
lerinde Hakk’ın kelimelerini telakki ettiği zikredilir. Bu itibarla
1433 Araf, 7/143.
1434 Meral, s. 132.
1435 Araf, 7/143.
1436 Bk. Bakara, 2/55; 4/153. Ayrıca bk. İbn Hazm ez-Zahiri, s. 4/33.
1437 Vanî, s. 386.
1438 Mutavi, s. 98.