Page 377 - hz_musa
P. 377
376 Prof. Dr. Mustafa ERDEM
tiyaç duyacakları her şeyin izahı bulunuyordu. Geriye kalan bö-
lümde ise, sadece hidayet ve rahmet konuları bulunuyordu.” 1400
Ancak bu durum, “Levhalarda Musa için her konuya dair öğü-
dü ve her şey hakkında gerekli açıklamaları yazdık…” 1401 ilahi
hükmüyle bağdaşmamaktadır. Zira bu beyanın kulların ihtiyaç
duyduğu her şey ve Yüce Allah’ın emirleri, yasakları, helal ve
haramları anlamına gelmesi mümkündür ki her şeyin uzun
uzadıya detaylı bir şekilde yazıldığı haber verilmektedir. 1402
Nitekim Yazır; “ehaze’l-elvah” ibaresini tefsir ederken bırak-
tığı levhaları geri aldı ve onların içinde Allah’a karşı günah
işlemekten korkanlar için bir hidayet, bir hakkın beyanı, bir
rahmet, hayr-u salaha irşat ile bir nimet vardı ifadelerini kul-
lanmıştır. 1403
Kur’an-ı Kerim’de Hz. Musa’nın Tur Dağı’ndan döndükten
sonra buzağıya tapanlara tepki olarak levhaları yere attığına
işaret edilmekte fakat onların kırıldığına dair herhangi bir
bilgi bulunmamaktadır. Hz. Musa’nın bir peygamber olarak
Allah tarafından kendisine emanet edilen vahyi yere atması
ve sonucunda onların kırılması ve bir kısmının yok olması,
İslami kaynaklarda “selef ve halef alimlerinin cumhurunun
kavlidir.” 1404 gibi genelleme yapılsa da böyle bir davranış hem
insani sorumluluk hem de peygamberlik konumu ile örtüşme-
mektedir. Nitekim Razî de ayeti kerimenin açık anlamından
o levhaların herhangi birinin kırılmadığının ve Tevrat’ın yedi
bölümünden altısının göğe kaldırıldığı şeklindeki görüşün
yanlış olduğunun anlaşıldığını belirtmektedir. 1405
Razi, müfessirler tarafından ileri sürülen levhaların kırıldığı
ve bazılarının kaybolduğu şeklindeki iddianın ortadan kal-
1400 Razî, Tefsir, s. 11/79.
1401 Araf, 7/145.
1402 Maturidi, s. 6/73; İbn Kesîr, Tefsir, s. 6/3083-3084.
1403 Yazır, s. 4/2290.Ayrıca bkz. İbn Şerif, s. 139.
1404 İbn Kesîr, Tefsir, s. 6/3087.
1405 Bk. Razî, Tefsir, s. 11/79, 84.