Page 188 - hz_musa
P. 188
Hz. MUSA 187
karmak istiyor. Şimdi bana ne yapmamı önerirsiniz?” şeklinde
onun tarafından yanında bulunan ileri gelenlere söylenmiş-
702
tir. Bu ifadeler, ayrı zaman ve yerlerde Firavun ve adamla-
rı tarafından söylenmiş olabileceği gibi, Firavun söyledikten
sonra da ondan duyan yakınındaki adamları veya yanındaki-
ler söyledikten sonra Firavun’un söylemiş olması mümkün-
703
dür. Yazır, iki ayrı surede bu benzer sözlerle ifade edilen dü-
şüncenin toplumsal bir konu haline dönüştüğünü, Firavun’un
yanındaki etkili kişilerin ondan duyduklarını tasdik sadedin-
de bu beyanda bulunmuş olabileceklerini söylemiştir. 704
Yazır, ikisi birbiriyle çelişir gibi görünen bu durumu tefsir
ederken şöyle demektedir: “Bu ayetler, 'Ben sizin en büyük
Rabinizim’ diyen Firavun’un davasında büyük bir çelişkidir. An-
laşıldığına göre Firavun önemli gördüğü ve altından kalkama-
yacağı bir olayla karşı karşıya kalınca, ilahlık davasını geçici
olarak bırakıp, kulu konumunda değerlendirdiği yanındakilere
ve halkına emir sizindir. Siz benim amirim efendim dercesine
sahte ve riyakarca bir tavır sergileyerek yaklaşan tehlikenin
kendisi için değil, onlar için olacağını vurgulamıştır.” 705
Ayeti kerimelerin uyumunu bozmamak adına yaptığımız bu
uzun alıntılarda Hz. Musa, peygamber olarak yapması gere-
kenleri bir bütün halinde Firavun’a bildirmiş, bu arada halk
arasındaki bütün inanış ve uygulamaların batıl olduğunu ha-
tırlatmış ve tanrılık iddiasından vaz geçerek alemlerin Rab-
bine iman etmesini istemiştir. Firavun Hz. Musa'yı ikna ede-
meyince hem dikkatleri başka yöne çevirmek hem de kendine
bir çıkış yolu bulmak adına, geçmişte Peygamberlere ve onla-
rın getirdiği değerlere inanmayanların durumunu sormuştur.
Bunun üzerine Hz. Musa onlarla ilgili hükmü Cenab-ı Allah'ın
vereceğini hatırlatmıştır. 706
702 Şuara, 26/34-35.
703 Havva, s. 5/268.
704 Yazır, s. 4/2230-2231.
705 Yazır, s. 4/2231.
706 Bk. Taha, 20/51-52; Kasas, 28/36.