Page 184 - hz_musa
P. 184
Hz. MUSA 183
(Şuara) 26/20-21. ayeti kerimelerinde; “Ben o suçu hata ile iş-
ledim. Sizden korktuğum için de kaçtım.” ifadeleriyle Hz. Musa
691
o zaman peygamberlikle görevlendirilmediğini, peygam-
berlikle görevlendirildiğinde muhatabının, geçmişte birlikte
yaşadığı Firavun olduğunu hatırlatmaktadır.
Hz. Musa, Firavun’un başa kakma sadedinde söyledikleriyle
alakalı da şöyle demek istemiştir. Yani eğer Firavun İsrailo-
ğullarını köleleştirmemiş, onlara zulmetmemiş olsaydı, Hz.
Musa bir sepetin içinde Nil nehrinin sularına terkedilmeye-
cek, kendi evinde ana kucağında ve baba ocağında yaşaya-
cak ve belki de Firavun ile hiç karşılaşmayacaktı. Dolayısıyla
doğduğu dönem şartları ve öncesinde çok sayıda insana ağır
baskı ve zulüm uygulayan, dünya ile tanışan bütün çocukları
erkek oldukları için öldürten bir Firavun’a sarayında büyü-
mekten dolayı minnet duymak elbette ki doğru değildir. Eğer
bu durum bir minnet sebebi olarak değerlendirilseydi o za-
man Hz. Musa, yapılan onca zulüm ve öldürülen bunca masum
karşılığında saray hayatıyla tanışmış olacaktı. Bundan dolayı
Kur’an-ı Kerim’de beyan edildiği şekliyle Hz. Musa: “Başıma
kaktığın o iyilik ise, senin İsrailoğulları’nı köleleştirmenin bir
692
sonucu idi.” diye cevap vermiştir. Yani ben İsrailoğulları’n-
dan bir kişiyim, senin bu bir kişiye ikramın İsrailoğulları’nın
tamamının köleleştirilmesi ve ağır işlerde kullanılması karşı-
693
lığı olmuştur. Böylece o Firavun’a verdiği cevapta; küçük-
lüğünde ve gençliğinde kendisine yapılan iyiliklerin İsrailo-
ğulları’nın köleleştirilmesi, bir kişinin mutluluğu için bütün
bir kavmin cezalandırılması olarak nitelemiş ve muhatabının
kendisini sarayda yetiştiren firavun olduğunu belirtmiştir. 694
Ancak geçmişte İslami kaynaklar üzerinde etkili olan İsraili-
yatın, son dönemlerde farklılık, bilimsellik adı altında bu tür
691 İbn Kesîr, Tefsir, s. 275.
692 Şuara, 26/22.
693 İbn Kesîr, Kasas, s. 275.
694 Sabunî, 10. Fasikül, s. 58.