Page 190 - hz_musa
P. 190

Hz. MUSA  189



           girmemiştir. Dolayısıyla inanmayan birisinin hakimiyetini ta-
           nımak ve ona tabi olmak, peygamberlik iddiasıyla çelişmek-
           tedir.
           Firavun ve adamları Hz. Musa’nın sahip olduğu karakter, ola-
           ğanüstü kabiliyet ve doğuştan gelen liderlik vasfı gibi üstün
           yeteneklerini ve meziyetlerini yakından biliyor ve onu yakın-
           dan tanıyorlardı. Ayrıca onun, yetiştiği ortamın ve saray haya-
           tının olmazsa olmazlarından olan çağının gerektirdiği bütün
           ilimleri tahsil ettiği, savaş ve idarecilik konusunda kendisini
           iyi yetiştirdiği de bilinmektedir. Bütün bunların yanında o, sa-
           ray hayatıyla Medyen’de yaşadığı zor şartları bütünüyle özüm-
           semiş ve peygamberlik görevini üstlendiği zaman önemli bir
           kazanım  elde  etmiştir.  Dolayısıyla  onun  iddia  ve  söylemleri
           Firavun ve yakınlarını endişeye düşürmüş tedirgin etmiştir.
           Bütün bu kazanımların yanında Hz. Musa, asa ve beyaz el gibi
           olağanüstü mucizelerle takviye edilmiş, onun yalnız olmadığı,
           arkasında onu destekleyen ilahi bir gücün bulunduğu kanaa-
           tini etkin hale getirmiştir.

           Firavun ve adamları Hz. Musa’ya sihirbaz diyerek asıl maksat-
           larını gizlemiştir. Onunla ilişkilerde temel konulardan birisi,
           Firavun’un saltanatını kaybetmesi ve ülkesinden çıkarılması
           korkusu  olmuştur.  Onlar,  Hz.  Musa  ile  karşılaştıkları  andan
           itibaren şaşırmamıştır. Şayet onlar gerçekten Hz. Musa’yı bir
           sihirbaz olarak görmüş olsalardı, geçmişte sihirbazların yapıp
           ettiklerine bakarak kesinlikle onun ülkede bir sosyal ve siya-
           sal değişime sebep olacağını düşünmez onu kendi gelecekleri
                                                    710
           için bir tehlike ve tehdit olarak görmezlerdi.
           Mısır’ın üst yönetimi arasında yapılan bu konuşmalardan son-
           ra Firavun, Hz. Musa’ya dönerek; “‘Ey Musa! Yoksa sen buraya,
           elindeki şu sihirle bizi kendi topraklarımızdan çıkarmak (ve ye-
           rimize geçmek) için mi geldin? Hiç şüphen olmasın ki biz sana,

           710   Bu konuda geniş bir değerlendirme için bk. Mevdudî, s. 2/79.
   185   186   187   188   189   190   191   192   193   194   195