Page 99 - Hz_ibrahim
P. 99

96  Prof. Dr. Mustafa ERDEM                               Hz. İBRAHİM  97



 inanmadıkları zaman başlarına gelecek acıklı azaptan dolayı   ona  Müslüman  olmayı  vadetmiştir.  O,  bundan  dolayı  onun
 üzüntü duymaları çok daha önemlidir. Hz. İbrahim hem bir   bağışlanması  için  dua  etmiştir.  Görmez  misin  ki  babasının
 peygamber hem de bir insandır. O, aynı zamanda inanmayan   cehennemlik olduğu kendi nezdinde açıklık kazanınca ondan
 birisi olsa da Âzer’in oğludur. Hem insan hem de peygamber   uzaklaşmıştır. İbrahim’in babasının bağışlanmasını istemesi,
 olarak  babası  için  üzüntü  duyması  ve  onun  dünyada  iken   onun bağışlanmasını gerektiren sebebi istemesidir. Bu sebep,
 iman etmesini istemesi, öldükten sonra bağışlanması için yü-  tevhit  ve  İslam’dır.  Cenab-ı  Hak  onlara  “Allah’tan  bağışlan-
 rekten dua etmesi gayet anlaşılabilir bir husustur.   ma diliyoruz.” demelerini emretmiyor. O, babası ve kavminin
             Müslüman  olmalarını  emrediyor  ki  onlar  bağışlansınlar  ve
 Putperest olan Âzer, oğlunun bütün iyi niyet ve ısrarına rağ-
             bağışlanmaya uygun kimselerden olsunlar. Zira kâfirin bağış-
 men  tevhit  inancını  benimsememiştir.  Cenab-ı  Allah,  inan-
             lanması için dua etmek helal değildir. Hikmet açısından da Al-
 mayanlara uygulanacak genel bir hükmü beyan buyurarak:   266
 “Akraba  bile  olsalar,  cehennemin  halkı  oldukları  belli  olduk-  lah’ın böyle bir kimseyi bağışlaması caiz değildir.  O, babası
 tan sonra (Allah’a) ortak koşanlar için mağfiret dilemek; ne   için Allah’tan bağışlanma ve merhameti hak etmesini sağla-
 peygamberin ne de inananların yapacağı bir iştir. İbrahim’in   yacak vasıtayı (hidayeti) var etmesini istemiştir. Yoksa küfür
 babasına dua etmesi, sadece ona yaptığı bir vaatten ötürü idi.   üzere devam ettiği halde onun bağışlanmasını dilememiştir.
 (Senin için Rabb’imden mağfiret dileyeceğim diye daha önce   Babasının Yüce Allah’a düşmanlığı kendi nezdinde ortaya çı-
                                                            267
 söz verdiği için ona dua etmişti). Fakat onun Allah düşmanı ol-  kınca onun bağışlanmasını dilemekten kaçınmıştır.
 duğu kendisine belli olunca ondan uzak durdu. Gerçekten İbra-  Hz. İbrahim’in babasının ahiret ahvaliyle alakalı olarak Pey-
 263
 him, çok içli ve yumuşak huylu idi.”  ayeti kerimesi gereğince   gamberimiz Hz. Muhammed’den şöyle bir hadis nakledilmiş-
 bütün duaları kabul olan Hz. İbrahim’in babasının affı hak-  tir: “İbrahim, kıyamet gününde yüzü simsiyah toz toprak içinde
 264
 kında yaptığı dua kabul olmamıştır.  Razi bu ilahi beyan ile   olan babası Âzer ile karşılaşacak. Babasına: ‘Ben sana, bana
 şöyle denilmek istendiğini ifade etmiştir: “Hz. İbrahim’in kad-  dünyada asi olma!’ Demedim mi dediğinde babası ona: ‘İşte bu-
 rinin ve kıymetinin son derece yüce ‘halim’  ve ‘evvah’ (ah vah   gün sana asi olmayacağım.’ diye cevap verir. Bunun üzerine Hz.
 eden)  olmakla nitelenmiş olmasına rağmen, Yüce Allah onun   İbrahim: ‘Ya Rab! Sen bana insanlar yeniden dirildikleri gün
 kâfir olan babası için bağışlanması talebinde bulunmasını ya-  beni  rezil  ve  rüsva  etmeyeceğini  vadetmiştin.  Şimdi  Allah’ın
 265         rahmetinden çok uzak olan babamın vaziyetinden daha çok ar
 saklamıştır.”  Nitekim bu uyarıları dikkate alan Hz. İbrahim,
 sonradan babasının bağışlanması için dua etmekten vazgeç-  ve hayâyı gerektiren hangi rüsvalık olabilir.’ diyecektir. Bunun
 miştir.     üzerine Yüce Allah: ‘Ey İbrahim! Ben cennetimi kâfirlere haram
 Maturîdî, “İbrahim’in babasının bağışlanması için yaptığı dua   kılmışımdır…” buyurur. 268
 ise sırf ona verdiği bir sözden ötürüydü.” Dolayısıyla Hz. İb-  Kur’an-ı  Kerim’de  Hz.  İbrahim’in  babasının  inanç  durumu
 rahim o gün babasının bağışlanmasını dilemiştir. Babası da   detay  derecesinde  açıklanmakta  ve  putperest  kâfir  olduğu


 263  Tövbe, 9/113-114.  266  Maturîdî, s. 6/496.
 264  Yazır, s. 4/2628-2629; Mahmud, s. 120-121; Kur’an Yolu, s. 4/158.  267  Maturîdî, s. 11/404, 16/239.
 265  Razi, Tefsir, s. 12/205.  268  Sahihi Buhari Muhtasarı, s. 9/108.
   94   95   96   97   98   99   100   101   102   103   104