Page 320 - Hz_ibrahim
P. 320
318 Prof. Dr. Mustafa ERDEM Hz. İBRAHİM 319
f- Cenab-ı Allah’ın Hz. İbrahim’i Dost Edinmesi kündür: “Gönlünde Allah’tan başkasını sevmeyecek kadar O’nu
seven ve O’nun tarafından da sevilen, rızasına mazhar olan,
Hz. İbrahim, Yüce Allah katında “halil/dost” unvanını alma-
peygamberlik başta olmak üzere üstün hasletler, özellikler ve
dan önce çeşitli şekillerde birtakım emir ve hükümlerle de-
lütuflarla şereflendirilen kimse.” Allah dostudur. Kısaca halil,
nenmiş, o bu emirleri eksiksiz yerine getirip imtihanlardan
bir kimsenin sevilmekten öte dost edinilmesidir. 1053 Bu hâliy-
başarıyla çıkınca onun insanlara “imam/önder” yapılacağı le halil kavramında; “Ey huzura kavuşmuş insan! Sen Ondan
bildirilmiştir. 1048 Bunun üzerine Hz. İbrahim bütün emirleri
hoşnut, O da senden hoşnut olarak Rabb’ine dön. (Seçkin) kul-
yerine getirmiş ve bütün yasaklardan kaçınmıştır. Böylece
larım arazına katıl ve cennetime gir!” 1054 ayeti kerimelerinde
peygamberlik makamına erişmiş ve insanlara imam olmuş-
ifade buyrulduğu şekliyle Yüce Allah ile kullarından bazıları
tur. Onun imamlığı sonsuza kadar olup, aralarındaki bazı gö-
arasında karşılıklı bir hoşnutluk söz konusu olmaktadır.
rüş ayrılıklarına rağmen kitap ehli bu konuda görüş birliği
içinde olmuştur. 1049 Buna ilave olarak onların yaptığı mescit/ Hz. İbrahim, kendisine emredilenlerin tamamını yapmış, kul-
Kâbe insanlar için güvenli yer ve Makam-ı İbrahim de na- luk makamlarından her bir makamın hakkını tam olarak ver-
mazgâh hâline getirilmiştir. 1050 Hz. İbrahim din bakımından miştir. O, Rabb’ini çok sevmiş, O’nun seveceği hoşnut olacağı
ibadetleri yapmış, böylece sevgi derecelerinin en üstünü olan
Allah’ın kendisini dost edineceği kadar yüksek dereceye ula-
dostluk derecesine ulaşmıştır. Onun dost olarak nitelenme-
şınca onun ahlak ve gidişatının örnek alınması tavsiye edil-
si ona tabi olmaya teşvik türündendir. Zira o, kulların Allah’a
miş, onun inandığı ve uyguladığı dini değerler “hanif” olarak
yaklaşabilecekleri en üst dereceye ulaşmış olmakla, kendisi-
nitelenmiş ve arkasından “Allah İbrahim’i dost edindi.” buyrul-
ne uyulan bir imam, bir önder olmuştur. 1055 Böylece o, pek çok
muştur. 1051
manevi sırlar öğrenmiş, kavmini tevhit dinine davet etmiş,
Halil kelimesi Türkçemize “dost” diye çevrilmektedir. Yazır,
onları putlara, gök cisimlerine tapmaktan uzaklaştırmaya ça-
“halil” kelimesini, bir kimsenin sırları dünyasına giren ve sev- lışmış, şeytana karşı koymuş, Allah yolunda ateşe atılmaktan
gisi kalbinin bütün parçalarına nüfuz eden olarak yorumla- ve oğlunu kurban, malını misafirlere ikram etmekten çekin-
maktadır. 1052 Bu anlamda halil, kişinin devamlı beraber oldu- memiştir. Güzel ahlakta herkesi geçmiş, insani güzelliklerin
ğu, sırlarını paylaştığı samimi arkadaşı demektir. Her şeyin en yükseği onda tecelli etmiştir. 1056
yaratıcısı ve sahibi olan Yüce Allah’ın kulları arasından birini
Fahruddin er-Razi, Hz. İbrahim’e “halil” denmesini şöyle izah
dost edinmesini, Cenab-ı Allah’ın yaratılanlara benzememe-
etmiştir:
si dolayısıyla, yukarıda verdiğimiz anlamda düşünmek veya
“Denildiğine göre, Cenabı Allah, Hz. İbrahim’i en yüce melekût
anlamak doğru değildir. Şu hâlde burada dost kelimesi özel
ile en aşağı melekûta muttali kılmıştır. O da tekrar tekrar kav-
bir anlamda kullanılmıştır ki bunu şöyle yorumlamak müm-
mini Allah’ı birlemeye davet edip onları yıldızlara, aya, güne-
1048 Bakara, 2/124.
1049 Said, Havva, s. 1/295. 1053 Kur’an Yolu, s. 2/150-151.
1050 Hadidi, s. 153-154. 1054 Fecr, 89/27-30.
1051 Razi, Tefsir, s. 8/337. 1055 İbn Kesir, Tefsir, s. 5/1944-1945.
1052 Yazır, s. 3/1476. 1056 Yazır, s. 3/1477.