Page 124 - Hz_ibrahim
P. 124
122 Prof. Dr. Mustafa ERDEM Hz. İBRAHİM 123
Hz. İbrahim, Rabb’inin kim olduğunu soran Nemrud’a cevap Tarihî kaynak ve rivayetlerde Hz. İbrahim’in hayatı ile ilgili
verirken Allah’ın insanüstü vasıflarını ortaya çıkarmış, O’nun bilgiler birbirleriyle çelişmektedir. Bu konuda Kur’an-ı Kerim
her şeye kadir olduğu mesajını vermek istemiştir. Çünkü öl- olayların detaylarına girmeksizin, Hz. İbrahim’in devrin kralı
dürmek ve diriltmek sadece Yüce Allah’ın zatına özgü fiil- ve içinde yaşadığı toplumla ilgili verdiği tevhit mücadelesine
lerdir. Oysa kral, kavminin hâkimi olma konumunu tanrılık ışık tutmaktadır. Özellikle, gök cisimlerine tapınma, onların
vasfı olarak değerlendirmiş, kendisinin de yaratan ve yaşa- yeryüzündeki temsili durumunda bulunan putlar ve kendi-
tan birisi olarak istediğini yapabileceğini iddia etmiştir. Bu- sinin tanrılığını iddia eden Nemrud ile Hz. İbrahim’in müca-
nun üzerine Hz. İbrahim, kâinatta var olan bu gizli kanundan delesi, bunun sonunda onun kesin ölüm isteğiyle ateşe atılıp
sonra, gözle görülebilen başka bir ilahi kanunu hatırlatmıştır. Allah tarafından korunması, efradını cami, ağyarını mâni ola-
Böylece Yüce Allah’ın yeryüzünün bir bölgesinde yaşayan bir cak şekilde çeşitli surelere serpiştirilmiştir. Ancak bu olaylar
toplumun hâkimi değil, bütün kâinatı sevk ve idare eden ol-
arasında bağlantıyı kurma konusunda yararlandığımız tarihî
duğunu göstermek istemiştir. 365
kaynaklarda, olayların gerçek şahitleri günümüzde bulunma-
Rivayete göre; Hz. İbrahim putların ve onun Tanrı olmadı- dığı için, onları anlatan ve yorumlayan rivayetlerde bazı fark-
ğı konusunda ileri sürdüğü delillerden sonra şaşırıp kalan lılıklara ve çelişkilere rastlanmaktadır. İslam âlimlerinin bir-
Nemrud ve yanındaki topluluk, Hz. İbrahim’in öldürülmesi birine benzer rivayetler nakletmelerine rağmen doğrusunu
hususunda görüş birliğine varmıştır. O, Hz. İbrahim’e şiddetle Allah bilir şeklindeki yaklaşımları, böylesi büyük peygamber-
bağırmış ve onu ülke sınırları dışına sürgün edilmesini em- ler hakkında hataya düşme kaygısından kaynaklanmaktadır.
retmiştir. Fakat Hz. İbrahim oradan ayrılmamıştır. Bu olay
ülkede hızlı bir şekilde yayılmış ve Nemrud’un korktuğu, iti-
barının sarsıldığı endişesi onu ve çevresindekileri rahatsız
etmiş, 366 sürgün kararından vazgeçerek onun zindana atılma-
sını emretmiş ve rivayete göre Hz. İbrahim orada yedi sene
367
kalmıştır.
365 Kutub, s. 2/160-161.
366 Şihava, s. 2/126.
367 Köksal, Peygamberler Tarihi, 1/155; Nergis, s. 22. Müfessirlerden bazıları, bu
kıssanın Hz. İbrahim’in Mısır’a gittiği zaman meydana geldiğini, “Hayat veren
ve öldüren benim.” diyen kişinin firavun olduğunu söylemişlerdir. Tarihî kay-
naklarda Hz. İbrahim’in doğup büyüdüğü topraklarda putperestler tarafından rahim’in ateşe atılması ile alakalı olarak Mısır Firavun’u ile bir ilişki kuruluyor-
çeşitli baskılara maruz kaldığı Kur’an-ı Kerim’in bize verdiği haberlerden an- sa da kaynaklarda onunla Hz. İbrahim arasında dinî tartışmalardan ve tevhit
laşılmaktadır. Onun zorluklarla mücadelesini nasıl sürdürdüğü, içinde bulun- dinine daveti gibi hususlardan söz edilmemektedir. Burada tanrılık iddiasında
duğu toplumun kralı tarafından ateşe atılarak öldürülmek istenmesinden an- bulunan kişinin (firavun ya da Nemrud ) kim olduğundan ziyade, Kur’an-ı Ke-
laşılmaktadır. O, Allah’ın kendisine yardımı sonucu bir mucize eseri olarak bu rim’in verdiği mesaj önemlidir. Yani hiçbir zaman yaratık, yaratan olamadığı
ateşten kurtulmuş ve yaşadığı topraklardan göç etmeye mecbur kalmıştır. gibi insan fanî ve ölümlü bir varlıktır. Dolayısıyla elinde bulundurduğu iktidar
Tarih kitaplarında verilen bilgilerden öğrendiğimize göre pek çok peygamber gücü bazılarını şımartsa, Allah’a isyana teşvik etse de o, insanın kendinden kay-
gibi o da peygamberlik görevini yaparken karşılaştığı zorlukları aşmak için naklanan değil yalnız Allah’ın ona verdiği imkânlar ölçüsünde zulümde ileri git-
muhtemelen Mısır’a giden peygamberlerin ilki olmuştur. Her ne kadar Hz. İb- mekte, Allah’ın verdiği imkânla birilerinin ölümüne yol açabilmektedir. (M.E.)