Page 66 - Microsoft Word - orjinal
P. 66
66 GÖNÜL SOHBETLERİ
biriktirilmiş altın ve gümüşe, salma atlara, sağmal hayvanlara ve ekinlere
karşı düşkünlük insanlara çekici kılındı. Bunlar dünya hayatının geçici
menfaatleridir.”( Ali İmran Suresi, 3/14 )
İnsan, dünya hayatının bu ayetlerde belirtilen özelliklerine kendisini
öyle kaptırır ki bu durum ona yarın karşılaşacak olduğu ahiret hayatını
unutturur. İnsan arzularının sınırı yoktur, bu sebeple birçok insanın bugün
nefsi arzularının emrettiği şekilde hayatını yaşadığını görürüz. İnsan nef-
sinin ve arzularının sınırı olmadığından daima hep yeni şeylerin peşinden
koşmaktadır. Bir arzuya ulaştığında, o arzu için olan istek biter ve yeni
bir arzunun peşinden koşmaya başlar. Ona ulaştığında da bir başkasını
arzular. Bu, insanı sapıklığa, körükörüne bir bağımlılığa götürür. Bugün
insanlığın bir kısmının içine düşmüş olduğu sapıklığın temelinde yatan
problem araştırıldığında, tatminsizlik ve bunun neticesi olarak hep yeni
arzuların peşinde koşmak olduğu görülür.
Allah (cc) Kur’an’da, dünyadan alınacak olan nasibin alınmasını em-
retmekte (Bkz. Kasas Suresi, 28/77), sadece dünya için çalışmanın yanlış
olduğunu bildirmektedir. İslam, dünya ve ahiret hayatının dengesini en
iyi şekilde kurmuş, dünya ve ahireti birlikte kazanmanın prensiplerini
ortaya koymuştur. Sadece dünya için çalışıp ahireti unutmayı hoş görme-
diği gibi, ahiret için çalışıp dünyayı unutmayı da hoş görmez. Her ikisinin
arasındaki hassas dengeyi korumaya çalışır. Hz. Muhammed’in (sas) “
hiç ölmeyecekmiş gibi dünyaya, hemen ölecekmiş gibi ahirete çalışın “
hadisi bu dengeyi ortaya koymaktadır.
Müslüman, dünyayı terk edip, bütün gayretini ahirete yönelten insan
olmamalıdır. Dünyayı kazanmalı, zengin olmalı, en iyisini yaşamalı fakat
bütün bunlar ona kendisini yaratan Rabbi’ni unutturmamalı. Çünkü İslam
böyle bir dünyalığı tasvip de etmez, tavsiye de etmez.