Page 168 - Microsoft Word - orjinal
P. 168
168 GÖNÜL SOHBETLERİ
sine yönelmemizi bekleyen Rabbimizin olduğunu aklımızdan çıkarmaya-
lım. Peygamberimiz işlediği günahlardan dolayı pişmanlığını ortaya ko-
yarak tevbe eden Müslümanın anasından doğmuş çocuk gibi olduğunu
belirtmektedir.
Tevbe, Allah’ın, günahkâr kullarına arınmaları ve günahlarından kur-
tulmaları için vermiş olduğu en önemli fırsattır. Günahkar olmak, ümit-
sizliği gerektirmez. Allah, ümitsizliği küfürle eş değer tutar. İnsan da
ümitsizliğe düşmeden Allah’ın kendisine tanıdığı bu imkândan yararlan-
malıdır. Nasıl su kiri temizliyor, ateş demirin üzerindeki pası gideriyorsa
samimi tevbe de günahları temizler. Allah kullarına karşı sonsuz merha-
met ve şefkat sahibi olduğundan günahkâr huzuruna gelmelerini istemez.
Tevbe edip günahlarından arınmalarını ister. Hz Peygamber (sas) kulun
günahlarına tevbe etmesinden dolayı Allah’ın sevincini şöyle dile getir-
mektedir. Kulunun günahlarına tevbe etmesinden dolayı Allah’ın sevinci,
ıssız çölde devesi ile giderken, onu üzerindeki yiyecek ve içecekle birlik-
te elinden kaçıran, daha sonra da bir ağaç altına gelerek ümitsiz (ve bit-
kin) bir halde yaslanıp yattığında devesini yanı başında gören birinin,
devenin dizginini tutarak sevincinden dolayı (Ey Allahım, Sen Rabbimsin
ben de senin kulunum diyeceği yerde) yanlışlıkla, “Allahım, sen benim
kulumsun, bende senin rabbinim” dediğindeki sevincinden daha çoktur.”
Tevvab (tevbeleri kabul eden) ve Gaffar (günahları bağışlayan) Al-
lah’ın Kur’anda zikredilen isimlerindendir. Rahman ve Rahim sıfatları
sebebiyle kullarına azap etmek istemeyen Rabbimiz, şöyle buyurmakta-
dır; “Ey müminler! nasûh (içten) bir tevbe ile Allah’a dönün. Umulurki
Rabbiniz kötülüklerinizi örter…” (Tahrim, 66/8). Regaib Kandili ile hoş
geldin dediğimiz üç ayları en iyi bir şekilde değerlendirelim. Bu günlerde
hayatımızda yeni bir sayfa açalım. Bize sonsuz nimet ve rızık veren Rab-
bimize karşı görevlerimiz olduğunu hatırlayalım. Kendimize karşı olan
sorumluluğumuzu yerine getirelim ve iyi bir kul olarak bütün hatalarımız-
la, günahlarımızla O’na yönelelim. Yapacağımız içten tevbelerle yeniden
doğuşumuzu sağlayarak, ürün toplama mevsimi olan Ramazan Ayına
tertemiz bir manevi sayfa ile girelim.