Page 115 - Microsoft Word - orjinal

Dr. MUSTAFA BAŞ 115

Takva

S
even ve sevilen arasında oluşan ilişki, tarafların gücenmesine
sebep olacak davranışlardan kaçınmayı gerektirmektedir. Bu se-
beple seven kimsenin en korktuğu şey, sevdiğini gücendirecek, onun gön-
lünü kıracak, sitemine yol açacak davranışlarda bulunmaktır. İnanan in-
sanın kendisine sonsuz nimetleri veren Allah karşısında olması gereken
durum da böyledir. Allah ile kul arasında temeli sevgiye dayalı olan bu
ilişkiye takva diyoruz. Temelde insanın Allah karşısındaki durumunu an-
latan ‘takva’ teriminin anlamı, insanın Allah’ı gücendirebilecek her türlü
tavır ve hareketlerden sakınması, onun sevgisini kaybetmekten endişe
duymasıdır. “…Her kim de Allah’ın nişanelerini yüceltirse şüphesiz ki
bu kalplerin takvasındandır.” (Hac Suresi, 32) Sakınma ve korkma an-
lamlarına gelen takva Kur’an ayetleri iyice incelendiğinde güçlü ve acı-
masız birine karşı duyulan sakınma ve korkma gibi bir korkma değildir.
Temeli sevgi olan ve bu sevginin ortaya çıkardığı korku ve sakınma ol-
duğu görülür.

Takva, Allah’a karşı olan sorumluluk gereği dinen kötü ve çirkin
olan her eylemden uzak durmaktır. Kur’an tercümelerinde takvanın Al-
lah’a karşı sorumluluk bilinci, Allah’a karşı gelmekten sakınma olarak
tercüme edilmesinin temeli de budur. Allah’ı seven ve O’na hakkı ile kul
olmaya çalışan insanı en çok korkutacak ve endişelendirecek husus
O’nun Rızasına karşı olan herhangi bir davranış içinde bulunmaktır. Tak-
va, İslam Terminolojisinde iyi insan ve iyi bir Müslüman olmanın en
önemli göstergesidir. İyi bir Müslüman, kesinlikle takva sahibi; müttaki
bir insandır. Bu kişinin bulunduğu konum ise inanan insan
için ulaşılması hedeflenen ideal bir noktadır. Takva dışa vuran sade bir
görüntü olmasının ötesinde, kişinin iç dünyasını güzelleştiren ve yeniden
organize ederek iç huzuru veren bir cevherdir. Hz. Peygamber (s.a.s) kal-
bine işaret ederek, ‘Takva şuradadır.’ buyurarak kalbin iç huzurdaki
önemine dikkat çekmiştir. Yapmış olduğu dualarında da “Allah’ım nef-