Page 114 - Microsoft Word - orjinal
P. 114
114 GÖNÜL SOHBETLERİ
kontrolünü eline alır, onları engeller ve onların aksine davranışlar sergi-
ler. Bazı Hıristiyan keşişleri ve Hint fakirleri gibi çile ve riyazet yolu ile
cinsi arzu ve isteklerini öldürür. Ancak bu, insan doğasına ve yaratılışına
uygun düşmemektedir. Nitekim böyle bir metodu uygulamak isteyen bir
kısım Sahabeye Peygamberimiz (sas), kendisinin de bir insan olduğu,
ibadet ettiği, yeri gelince dinlendiği, eşleriyle beraber olduğu gibi insani
duygularını belirterek “Kim benim sünnetimden ayrılırsa, bizden değil-
dir” buyurmuştur. Üçüncüsü ise arzu ve isteklerine içinde engelleyerek,
onların dışarı aksedip kendisini yönlendirmesine, kendisine delicesine ve
rezilcesine bir hayat yaşatmasına imkân vermez. Bu durumdaki insan,
arzu ve isteklerini, helal olan yollarla gidermeye ve tatmin etmeye çalışır.
Bu da dinin emrettiği orta yoldur. Hz. Muhammed (sas), işlerin en hayır-
lısının ortası olduğunu buyurarak uç noktalarda aşırılığı yasaklamıştır.
Yukarıda verilen ayette Allah, inananlara zinayı yasaklamakta bunun
edepsizlik, yani kural tanımamazlık ve çok çirkin bir yol olduğunu be-
lirtmektedir. “Zinaya yaklaşmayın” emri ile aynı zamanda bir başka yöne
daha dikkatimizi çekmektedir. Bu da yaklaşmama ve sakınma emrinin
gereği olarak sakınılacak işin oluşmasına sebep olabilecek davranışlardan
da uzak durmaktır. İslam bir konuda yasak getirdiğinde tabii olarak, onun
oluşmasına sebep olacak davranışları da yasaklamaktadır. Gayri meşru
ilişki olan zina ve buna sebebiyet verebilecek araçları yasaklayan İslam,
bu yasakla temel olarak soyun korunmasını, bu vesile ile nihai amaç ola-
rak da toplumun korunmasını amaç edinmektedir.