Page 308 - hz_musa

Hz. MUSA 307

Kur’an-ı Kerim’in verdiği bilgilere göre deniz bir mucize eseri
olarak ikiye ayrılmış, sular dağ gibi iki yana açılmış, yer Hz.
Musa ve beraberindekilerin geçeceği şekilde kupkuru hale
getirilmiştir. Dolayısıyla bu durum şiddetli bir fırtınanın veya
denizlerde yaşanan med-cezir olayının tabii bir sonucu değil-
dir. 1145
Fahrettin Razî İsrailoğulları’nın karşılaştıkları deniz önünde-
ki tutumlarıyla ilgili olarak İbn Abbas’tan şu rivayetleri aktar-
maktadır: “Hz. Musa, İsrailoğulları ile varıp denize dayanınca
onlara denize girmelerini emretti. Yuşa b. Nun (Hz. Musa’nın
hizmetinde görevli bir genç) hariç hepsi bundan kaçındı. O, atı-
nı mahmuzladı, denize girdi ve karşıya geçti. Sonra geriye dö-
nüp baktığında onların hala yerlerinde durduklarını ve denize
girme hususunda tereddüt ettiklerini ve direndiklerini gördü.
Bunun üzerine Hz. Musa denize; “Benim için bölün.” deyince de-
niz, “Bununla emir olunmadım; üzerimden asiler geçemezler.”
dedi. Bunun üzerine Hz. Musa, ‘Ya Rabbi! Deniz ayrılma konu-
sunda diretiyor.’ deyince Hz. Musa’ya ‘Ona asanla vur.’ denildi.
O da asasıyla vurunca deniz yarıldı ve her bir parçası adeta bü-
yük bir dağ kütlesi halini aldı. Denizden İsrailoğulları’nın her
bir kabilesi için on iki yol oluştu. Bunun üzerine her kabile; ‘Ar-
kadaşlarınız öldürüldü.’ demeye başlayınca Hz. Musa Rabbine
dua etti. Böylece Cenab-ı Hak büyük dağ kütlelerini, tabakalar
halinde manzaraya çevirdi. Bu şekilde onlar birbirlerinin kuru
bir yer üzerinde yürüdüklerini gördüler. Razî, Ata İbn es-Sai-
b’den bu rivayetleri tamamlayan başka bir alıntı kaydederek:
‘Cebrail İsrailoğulları’yla Firavun hanedanının arasında bulu-
nuyordu. İsrailoğulları’na ‘Geridekiler öndekilere yetişsin, ça-
buk olun.’ diyordu. Kıptilere dönerek “Yavaş olunuz geridekiler

Musa’nın Cenab-ı Allah’a yalvarması sonucu, onun asasını kayaya vurma-
sından sonra her bir kabilenin ayrı ayrı ve kolaylıkla su içebilmeleri için
on iki kaynağın fışkırması örnekliğinde de anlatılmaktadır. (Bakara, 2/60,
Araf, 7/160) Bu yakıştırma, muhtemelen o ayetteki gerçekliğin İsrailoğul-
ları’nın Kızıldeniz’i geçerken de benzer şekilde on iki ayrı yoldan karşıya
geçtikleri şeklinde yorumlanmasına sebep olmuştur.
1145 Mevdudî, s. 3/261.