Page 216 - Hz_ibrahim
P. 216

214  Prof. Dr. Mustafa ERDEM                                                                                                    Hz. İBRAHİM  215



           Gerek Yahudi gerekse İslam kaynaklarında; baba ocağından                      çok önem arz etmemektedir. Buna karşılık Hz. İsmail, Yüce
           ayrılmadan önceki imtihanlarına ilave olarak Hz. İbrahim’in                   Allah’ın elçisi ve Hz. Muhammed’in büyük dedelerinden biri
           eşleri ve oğullarıyla da denendiği görülmektedir. Her iki dinin               olarak saygıya layık bulunur. Hz. İsmail’in, anası Hz. Hacer’in
           kaynaklarında Hz. İbrahim ve Hz. Sare’ye ilave olarak Hz. Ha-                 ve Hz. İbrahim’in hatıralarının hemen hemen tamamı, Müs-
           cer, Hz. İsmail ve Hz. İshak isimleri önemli bir yekûn teşkil et-             lümanlar  tarafından  kutsanmakta,  onların  gelip  yerleştiği
           mektedir. Ancak bu isimlerin hayat hikâyeleri ile ilgili bazen                yerler ve Mekke’de yaptıkları Kâbe, Safa-Merve arası, Mina,
           benzer bazen de birbiriyle çelişen ifadelere rastlanmaktadır.                 şeytan taşlama, Hacerü’l-Esved, Makam-ı İbrahim gibi maddi
           Benzer bilgilere göre Hz. İbrahim, Hz. Sare çocuk doğurama-                   ve manevi değerler Müslümanların hac farizası olarak yerine
           dığı için eşinin istek ve tavsiyesi doğrultusunda Hz. Hacer ile               getirdikleri kutsalları arasında yer almaktadır. Bu vesile ile
           evlenmiş ve ondan Hz. İsmail adında bir erkek çocuğu doğ-                     gerek Kur’an-ı Kerim’de yer alan bilgiler gerekse Peygambe-
           muştur. Aradan yıllar geçtikten sonra Hz. Sare Hz. İshak’ı do-                rimiz Hz. Muhammed tarafından güncellenen dinî pratikler,
           ğurmuştur. Hz. Sare’nin, Hz. İsmail’in doğumundan sonra Hz.                   Hz. İbrahim’in eşi Hz. Hacer ve oğlu Hz. İsmail’i Mekke’ye ge-
           Hacer’i kıskandığı ve ondan ayrılmak istediğini eşine bildir-                 tirdiğini, insanlık tarihi kadar kadim bir manevi miras olan
           miştir. Her iki dinin kaynağına göre isimleri farklı bile olsa Hz.            Kâbe’yi  eski  temelleri  üzerine  yaptığını,  kültürel  bir  miras
           Hacer ve oğlu kimsenin bulunmadığı bir çöle gitmiştir. Aynı                   olarak  bize  hatırlatmaktadır.  Bütün  bunlar  inkârı  mümkün
           şekilde Hz. İbrahim’in çocuklarından birini kurban etmek is-                  olmayan tarihsel bir olgu olarak zaman ötesinden günümüze
           tediği, onun yerine Cenab-ı Allah’ın ona kurban edilmek üze-                  ulaşmış ve ibadet şeklinde her Müslüman’ın hem gönlünde
           re büyükçe bir koç verdiği bilinmektedir.                                     hem de gündelik hayatında yerini almıştır. Dolayısıyla kurban
           Her  iki  dinin  kaynaklarında  çelişen  bilgilere  göre;  Yahudi             uygulaması da Hz. İbrahim döneminde yaşananların hatırası
           kaynaklarında  Hz.  Hacer,  Hz.  İshak’ın  doğumundan  sonra                  olarak Hz. İsmail’in şahsında asırları aşan bir dinî ritüel şek-
           ana sütü almaktan kurtulduğu gün Filistin bölgesinden ay-                     linde günümüze ulaşmıştır.  Nitekim Müslümanların hac iba-
           rılmış veya adeta kovulmuş ve o civarda bulunan çölde bir                     detinde gerçekleştirdikleri “şeytan taşlama” olayı, tamamen
           yere çocuğuyla birlikte gitmiştir. İslam kaynaklarına göre Hz.                Hz. İbrahim, eşi Hz. Hacer ve oğulları Hz. İsmail ile ilişkilendi-
           İbrahim Yüce Allah’ın emrine uygun olarak onları Mekke’ye,                    rilmekte, onların bu ilahi emre itiraz etmelerini isteyen şey-
                                                                                                                             681
           Allah’ın kutsal evinin yanına götürmüştür. Yahudi kutsal kita-                tanın taşlanmasını canlandırmaktadır.
           bı Tevrat, Hz. İbrahim’in kurban etmek istediği oğulun adını
                                                                                         Kurban Bayramında kurban kesme ibadeti, iman hakikatinin
           İshak olarak belirtir ve buna geniş bir yer verirken, Kur’an-ı
                                                                                         bir abidesi hâlinde yükselen bu muazzam hadisenin anma tö-
           Kerim’de  bu  konu  detaylı  bir  şekilde  nakledilmekte,  ancak
                                                                                         reni olarak, Hz. İbrahim ve oğlunu iyi tanımak ve kendilerini
           kurban edilecek çocuğun adından söz edilmemektedir. Tev-
                                                                                         ayakta tutan iman cevherini daha iyi idrak etmeleri için İsla-
           rat’ta  Hz.  İshak’ın  kurban  edilmesi  ile  ilgili  çelişkiler  bulu-
                                                                                         mi vecibeler arasına katılmıştır. 682
           nurken, bütün deliller Hz. İsmail’in kurban edildiği gerçeğine
           götürmektedir.
           Günümüzde Hz. Sare’nin hizmetinde olan Hz. Hacer’den doğ-                     681  bk. Kur’an-ı Kerim ve Açıklamalı Meali, s. 449.
           duğu  için  Hz.  İsmail  ve  annesinin  hatıraları,  Yahudiler  için          682  Kutub,  s. 12/335.
   211   212   213   214   215   216   217   218   219   220   221