Page 93 - Microsoft Word - orjinal
P. 93
Dr. MUSTAFA BAŞ 93
varmaya, zaman zaman bu haklar için seslerini çıkarmaya başlamakta, bu
sebeple günümüzde farklı boyutlarda da olsa, İslam ülkelerini yönetenler,
bazı sosyal taleplerle karşı karşıya kalmaktadırlar. Gelişen iletişim tekno-
lojisi sonucu oldukça küçülen dünyada, devletler, milletler ve kültürler
arasında bilgi alışverişinin hızlanması, her şeyi sürekli değişim olgusu ile
karşı karşıya getirmiştir. Bilişim teknolojisi dünyayı küçültmüş, insanlar
evlerinde dünyanın her tarafından haber alabilecek ve ortaya çıkan bütün
olayları takip edebilecek seviyeye gelmişlerdir. Bu durum insanların an-
layışlarında ve dünyaya bakışlarında da köklü değişimlere sebebiyet ver-
miştir. Bu değişim sebebiyle İslam Ülkelerindeki insanlar da içinde bu-
lundukları rejimi ve konumu sorgulamaya, irdelemeye başlamışlardır.
Türkiye ise, son yıllarda ortaya çıkan gelişmeler neticesinde bölge-
sinde her yönden lider ülke konumuna yükselmiştir. 18. asırdan itibaren
batıdaki gelişmeleri yakından takip eden ve Cumhuriyetle de bu kazanım-
ları hayata geçirmeye çalışan Türkiye, İslam Ülkeleri arasında bu konu-
larda öne çıkmıştır. Bugün Türkiye, yıllarda bir taraftan çalışmak için
yurtdışına giden vatandaşlarına, diğer taraftan da Türk Cumhuriyetleri,
Balkan-Kafkas ülkeleri ile Türk ve Müslüman topluluklara hizmet gö-
türmeye ve bulunduğu konum itibariyle de bölgesel güç olmaya çalışan
bir ülkedir. Türkiye yıllarca liderliğini üstlendiği, arasında tarihi ve kültü-
rel bağların bulunduğu İslam Âleminden de ayrı ve bağımsız kalamaz.
Bunun hem tarihi hem de güncel nedenleri bulunmaktadır. İslam Ülkele-
rine yüzlerce yıllık tarihinden getirdiği devlet tecrübesi ile onların devlet-
leşme sürecine katkıda bulunabilir. Cumhuriyetle geliştirdiği model sis-
temi ile de İslam dünyasının ve toplumunun önünü açabilecek atılımlara
girişebilir. Kısacası Türkiye ve Türkiye’nin birikimlerinden mahrum ve
bigâne kalan İslam Dünyası genel olarak dünyanın gözünde geri kalmış,
daima birilerini ve birşeyleri, devletlerini ve yönetimlerini protesto eden,
nümayişler yapan, olaylar çıkaran toplumlar olarak algılanmaya devam
edecektir. Türkiye’nin birikimleri İslam Toplumunu bu konumundan kur-
tararak, medeni, barışçı ve insani değerleri ön plana çıkaran konuma geti-
recektir.