Page 44 - Microsoft Word - orjinal

44 GÖNÜL SOHBETLERİ

lığa ve körükörüne bir zevk bağımlılığına sevk etmektedir.
Kur’an bu bağlamda insanın kendisine karşı sorumluğunun bir gereği
olarak, nefsini bu gibi kendine manevi yönden zarar verecek olan şeyler-
den arıtmasını ve kurtuluşa ermesini, ahiret hayatının dünya hayatına ter-
cih edilmemesini tavsiye etmektedir. Allah; “Ey inananlar! Allah’tan sa-
kının; herkes yarına ne hazırladığına baksın; Allah’tan sakının, çünkü
Allah işlediklerinizden haberdardır. Allah’ı unutup da, Allah’ın da kendi-
lerini kendilerine unutturduğu kimseler gibi olmayın; onlar, yoldan çık-
mış kimselerdir. Cehennemliklerle cennetlikler bir değildir. Kurtuluşa
ermiş kimseler cennetliklerdir.” Haşr Suresi 18-20. buyurarak insanın
kendi eli ile kendisini ateşe atmamasını istemektedir.
Kendine karşı sorumlu olan insan, kibirden, gösterişten, yalancılık-
tan, hasetten, iftiradan, gıybetten, nifak ve fitneden uzak durur, Allah’tan
sakınır ve Ahiret yurdu için ne hazırlık yaptığını kendine sorarak nefis
muhasebesi yapar. Sorumluluğunun gereği olarak yapmış olduğu yanlış-
lardan ve hatalardan geri dönmesini bilir. Eğer hatayı bir insana karşı iş-
lediğinde nasıl özür dileyerek gönlünü alırsa, Rabbine karşı işlediği hata-
lardan dolayı da tövbe ederek O’nun rızasını kazanmaya çalışır. O, ölüm
denen gerçeği ve bu gerçeğin her geçen gün, yaşlı olsun, genç olsun bü-
tün insanların ömür takviminden bir yaprak daha düşürdüğünü, herkesin
kaçınılmaz biçimde hayatının sonuna doğru yol aldığını bilir.
O, Allah’ın kendisine hitap ettiği şekilde kendini ve ehlini cehennem
ateşinden yapmış olduğu iyi amelleri ile muhafaza eder. “(Ey
Mü’minler) Ahiret için azık toplayın. Bilin ki azığın en hayırlısı takva-
dır.” Bakara Suresi, 197 “Her kim dünya nimetini isterse kendisine ondan
veririz. Kim de ahiret sevabını isterse ona da bundan veririz.” Ali İmran
Suresi, 145 Kısaca, kendi varlığına karşı sorumluğunun bilincinde olan
insan kendini kurtardığı gibi, yaptığı olumlu davranışlarla başkalarına
örnek olur.