Page 292 - hz_musa

Hz. MUSA 291

Hz. Musa’nın yaptığı duanın içeriğini tefsire çalışanlar birbi-
rine benzer yorumlar yaparak onu anlamaya çalışmıştır. Ma-
turidi, kısmen yukarıda naklettiğimiz açıklamalara uygun ola-
rak; Hz. Musa, Firavun ve adamlarının sahip oldukları makam
ve servetin, çevresindeki başka insanlar için çekici olduğunu,
bunların yok olması durumunda onların etrafındaki insanları
kazanmanın kolay olacağını tahmin etmiştir. Ya da o, Firavun
ve adamlarını isyana ve nankörlüğe teşvik eden unsurların
başında ellerinde bulundurdukları saltanat ve dünya malı
olduğunu, bunların yok olması halinde onların kendilerinin
de iman etme ihtimali bulunduğunu düşünerek böyle bir dua
yaptığını belirtmiştir 1079

Bütün bu söylenenlerden sonra Hz. Musa’nın duası/beddu-
asıyla ilgili ayeti kerime hakkında şöyle bir değerlendirme
yapmak mümkündür: “Onların benimle kendilerine göndermiş
olduğun şeylere iman etmeyeceklerini bildiğin halde bu nimet-
leri onlara vermiş bulunuyorsun. Bu senin onlara yaptığın bir
istidractır. Yani derece derece onları azaba yaklaştırmayı mu-
rat ediyorsun. Fakat onlara bu verdiklerin sebebiyle yarattık-
larından bazı kimseler, fitneye düşmekte ve senin saptırdığın
kimselerin bu nimetlerini, onları sevdiğin için verdiğini, onlara
önem verdiğin için bu nimetlere gark ettiğini sanmaktalar.” 1080

Tefsir kaynaklarında nakledilen rivayetlere göre; duayı Hz.
Musa yapmış, Hz. Harun da âmin diyerek ona katılmıştır. So-
nuç olarak Cenab-ı Allah. “…İkinizin de duası kabul edilmiştir.
Artık siz sabır ve sebatla dosdoğru yola; Hakka davet yoluna de-
vam edin. Fakat cahillerin; Allah’ın kanunlarını bilmeyenlerin
yolunu izlemeyin.” 1081 buyurarak onların rahatlamalarını sağ-

lamıştır. Ayeti kerimenin yorumuyla alakalı olarak Hz. Musa
ve kardeşi Hz. Harun’un acele etmemeleri ve sabırlı olmaları
gerektiği, istedikleri şeylerin vakti gelince gerçekleşeceği be-

1079 Maturidi, s. 7/117.
1080 Havva, 6/466.
1081 Yunus, 10/89.