Page 171 - hz_musa
P. 171

170  Prof. Dr. Mustafa ERDEM


           miştir.  Hz. Musa’nın bu isteğini kırmayan Yüce Allah: “Senin
           elini  kardeşinle  güçlendireceğiz;  her  ikinizi  mucizelerimizle
           öyle güçlendireceğiz ki, onlar size asla dokunamayacaklar. Bi-
           lin ki, siz ve size uyanlar mutlaka galip geleceksiniz.” buyurarak
           ona destek vaadinde bulunmuş, “Şimdi sen ve kardeşin, ver-
           diğim mucizelerle yola çıkın ve tebliğ görevinizde gevşek dav-
                                                      639
           ranmayın. Firavun’a gidin. Çünkü o iyice azdı.”  ifadeleriyle
           emredileni yerine getirmek üzere bir an önce birlikte görev
                                           640
           mahalline gitmelerini emretmiştir.  Ayeti kerimelerden Mı-
           sır’da Kıpti’yi öldürdüğü için Hz. Musa’nın hala korktuğu anla-
           şılmaktadır. Bu durumda Cenab-ı Allah bu korkuyu gidermek
           için  mucizeleri  bir  güvence  olarak  verdiğini,  onlar  oldukça
           Firavun’un onlara hiçbir zararı dokunamayacağını belirtmek-
           tedir. İlim erbabı; Hz. Musa’nın kardeşini kendisine yardımcı
           ve peygamber olarak görevlendirilmesini istemesini ve onun
           bu duasının Cenab-ı Allah tarafından kabul edilmesini, hiçbir
           kardeşin Hz. Musa gibi kardeşine yardım etmediği/faydalı ol-
           madığı şeklinde yorumlamıştır. 641
           639  Taha, 20/42-43.
           640  Mevdudî, Yahudi geleneğinde bu konunun farklı bir şekilde ele alındığı-
               nı ifade ederek şöyle bir bilgi vermektedir: “Bu olay Kitab-ı Mukaddes ve
               Talmut’ta yer aldığı şekliyle incelendiğinde, Kur’an’ın kıssaları bu kitap-
               lardan  kopya  etmediği,  bilakis  elçilerin  durumunu  açığa  çıkarmak  için
               kendi görüşünü sunduğu açıkça görülmektedir. Kitab-ı Mukaddes’e göre
               Allah, Musa’ya (a.s.) kendisini Firavun’a göndereceğini söylediğinde Hz.
               Musa  şöyle  dedi.  “Ben  kimim  ki,  Firavun’a  gideyim  ve  İsrailoğulları’nı
               Mısır’dan çıkarayım? (Mısır’dan Çıkış, 3/11.) Allah Musa’ya (a.s.) ayetler
               (mucizeler) göstererek onu teşvik ve ikna etti, fakat o yine de isteksiz-
               di. Şöyle dedi: Aman Ya Rab! Yalvarırım sana, göndereceğin adamın eliyle
               gönder.” (Mısır’dan Çıkış, 4/13.) Talmut bundan da derin ayrıntılara girer
               ve Hz. Musa ile Allah arasında-Hz. Musa’nın bir peygamber olmayı kabul
               etmemesi  ile  ilgili-yedi  günlük  bir  tartışmanın  olduğunu  söyler.  Bunun
               üzerine Allah Hz. Musa’ya elçisi olmasını teklif edince, o iyi konuşama-
               dığını söyler. Allah bu konuda ısrar edince, “Lut”u kurtarmak için melek
               gönderdin. Sara Hacer’i evden kovunca da beş melek gönderdin. Şimdi öz
               çocuklarını (İsrailoğulları) kurtarmak için beni yalnız mı gönderiyorsun?
               Demiştir. Allah buna kızmış ve kardeşi Harun’u peygamberlikte ona ortak
               etmiştir. Bunun yanı sıra Musa’nın (a.s.) soyundan gelenleri rahiplikten
               (mabette züht ile meşgul olanlar) mahrum bırakmış ve bunu Harun’un
               neslinden gelenlere lütfetmiştir. Bu iki görüş de Allah’ın insanların karşı
               karşıya bulunduğu zayıflıklara sahip olduğunu ve Hz. Musa’nın da aşağılık
               kompleksine kapıldığını farz etmektedirler.” (Mevdudî, s. 3/247.)
           641   Sabunî, 8. Fasikül, s. 59.
   166   167   168   169   170   171   172   173   174   175   176