Page 60 - Microsoft Word - orjinal
P. 60
60 GÖNÜL SOHBETLERİ
Dua
İ nsan darda kaldığında, sığınacak bir yer aradığında istemese bile
kendini Allah’ın kucağına atmaktadır. Batma tehlikesi geçiren bir
geminin içinde olduğunuzu düşünün bir an. Allah’dan başka yardım ede-
cek veya O’ndan başka sığınacak bir kapınız var mıdır? İşte bu gibi du-
rumlarda Allah’ın yüceliği karşısında kulun acizliğini hissederek, sıgınma
ve yardım duyguları ile istek ve dilekte bulunmasına dua demekteyiz.
Dua, yardıma muhtaç olan kul ile yardımı lutfeden Allah arasında görül-
meyen manevi bir bağ ve köprüdür. Dua, aynı zamanda bir ibadet, hatta
ibadetlerin de özüdür. Hz. Peygamber de hadisinde duayı bu manada
açıklamıştır.
Allah Kur’an’da kulun kendisine yönelmesini, kendisinden talepde
bulunmasını isteyerek, dua edenin duasına karşılık vereceğini belirtmek-
tedir; “Kullarım beni senden sorarlarsa, (bilsinler ki), gerçekten ben (on-
lara çok) yakınım. Bana dua edince, dua edenin duasına cevap veririm. O
halde, doğru yolu bulmaları için benim davetime uysunlar, bana iman
etsinler.” (Bakara, 2/186). Bize Allahın verdiği değer de, ancak O’na yap-
tığımız yöneliş ve dualara bağlıdır. “(Ey Muhammed!) De ki: “Duanız
olmasa Rabbim size ne diye değer versin! ...” (Furkân, 25/77) Yine O dua
edenlere yakınlığı ile ilgili olarak; “Rabbiniz şöyle dedi: “Bana dua edin,
duanıza cevap vereyim. Bana kulluk etmeyi kibirlerine yediremeyenler
aşağılanmış bir halde cehenneme gireceklerdir” (Mü’min, 40/60). Bu-
yurmaktadır.
Dua, insana huzur veren, yapıldığında içini boşaltmasını sağlayan,
psikolojik olarak da rahatlama, huzur ve mutluluk doğuran bir ibadettir.
Dua, aynı zamanda içimizdeki günahlarımızı ancak sahibine itiraf edebil-
diğimiz bir ahlaki arınma ve nefis terbiyesidir. Hz. Peygamber ; “Al-
lah’ım! Beyaz elbiseyi kirden temizlediğin gibi kalbimi günahlardan
arındır, hatalarımı kar ve dolu suyuyla temizle.” buyurarak duanın bu te-
sirini vurgulamıştır.