Page 106 - Microsoft Word - orjinal
P. 106
106 GÖNÜL SOHBETLERİ
yor, o kutsal değerlerle dünyadaki varlıklarını anlamlandırıyorlarsa onları
hafife almak, bu insanları da hafife almak olur. İslam iman noktasında
ayet ve dini hükümleri reddedip kabul etmemeyi imana engel olarak
görmektedir. Aynı zamanda kasıtlı olarak Kur’an’ı, onun herhangi bir
ayetini, dini bir hüküm, emir ve yasağı, helal ve haramı beğenmemeyi,
küçümsemeyi, hafife ve alaya almayı da imana engel kabul etmektedir.
Kur’an’da “(Ey Resulüm!) De ki: Amel bakımından en çok ziyana uğra-
yan; iyi iş yaptıklarını zannettikleri halde dünya hayatındaki çalışmaları
kaybolup giden kimseleri haber vereyim mi” Onlar, Rab’lerinin ayetlerini
ve O’na kavuşacaklarını inkâr eden, böylece amelleri boşa çıkan ve bu
yüzden kıyamet gününde amelleri için bir terazi kurmayacağımız kimse-
lerdir. İşte böyle, inkâr etmeleri, ayetlerimi ve peygamberlerimi alaya
almaları yüzünden onların cezası cehennemdir” (Kehf Suresi, 103-106)
buyrulmaktadır. Dikkat edilirse Allah, ayetleri inkâr edenler ile alaya
alanlar aynı kategoride zikrederek ayeti inkar ile onu küçümsemenin ve
alaya almanın aynı anlamı ifade ettiğini vurgulamıştır. Bu sebeple mü-
min, hiçbir dini hükmü küçümsemez, alay konusu yapmaz. Öyle ki; ayet-
lerin inkâr edildiği ve alaya alındığı bir toplantıda bile bulunmaz (Nisa
Suresi, 140).
Özellikle dini kutsallar en çok dikkat edilmesi gereken konulardır.
Dünyada meydana gelen birçok toplumsal olayın temelinde dini kutsallar
yatmaktadır. Dini ibadetler, dini mekanlar, dini değerler Müslüman için
alaya alınacak, küçümsenecek olgular değildir. Müslüman bu konunun
iman ile inkar arasında bir yerde olduğunun farkındadır. Hz. Peygamber;
“Kim Allah’a ve ahiret gününe inanıyorsa ya hayır söylesin, ya da sus-
sun” buyurarak hayırlı olmayan sözün gereksizliğini vurgulamıştır. Sonuç
olarak kutsala, inanç ve ibadet değerlerine yönelik yanlış anlaşılmalara
sebebiyet verecek söylemlerden kaçınmak aslında sadece dindarların ve
din adamlarının değil, bütün toplumların, hukuk düzenlerinin ve insana
saygıyı önemseyen her bireyin görevi olmalıdır.
“…. Kim Allah’a ve ahiret gününe iman eder ve salih amel işlerse
onların Rableri katında mükafatları vardır. Onlara korku yoktur. Onlar
üzülmeyeceklerdir” (Bakara, 62; Maide, 69). Kutsalını çiğnetmemek için
Çanakkale Destanını yazan şehitlerimizle birlikte, diğer bütün şehitleri-
mizi ve gazilerimizi Rahmetle anıyorum.