Page 100 - Microsoft Word - orjinal
P. 100
100 GÖNÜL SOHBETLERİ
leymaniye, Mimar Sinan denildiğinde de aynı hislerle gururlanır. Kına
Gecesi hemen her yerde benzer duygularla yapılır. Kısacası bizi biz ya-
pan, milli karakterimizi oluşturan dinimizden, örf ve adetlerimizden gelen
değerlerle süslenmiş bu kültür birikimini bilmek, tanımak ve anlamak
milli varlığımızın da en önemli garantisidir. Bu sebeple milli ve kültürel
değerlerimize sahip çıkmak, korumak ve geliştirmek, onu gelecek nesille-
re aktarmak görevimiz olmalıdır.
Bilindiği gibi din, insanla birlikte var olan ve onun dünya ve ahiret
mutluluğunu hedef alan bir olgudur. Din, bu hedefi ortaya koyarken işin
temeline inancı yerleştirmiştir. İnancın yanında getirdiği ibadet ve ahlak
kuralları ile insanın Allah’la olan ilişkisi başta olmak üzere, insanın ev-
ren, insanın insan ve insanın toplum ile ilişkilerini düzenlenmiştir. Bu
özelliği ile din sadece Allah- insan ilişkisi olan inanç ve ibadet kurallarıy-
la sınırlı kalmamış, bir yaşam biçimini, uygarlığı ve kültürü beraberinde
getirmiştir. Kısaca kültür, sahip olunan dini anlayışın bütün izlerini üze-
rinde taşımıştır.
Türk Milletinin İslam dinini kabulüyle birlikte tarihi süreç içinde
oluşturduğu kültür; İslam dini ile eski Türk dininin, ahlakının, toplum
anlayışının ve dünya görüşünün bileşiminden meydana gelmiştir. İslam’la
farklı bir şekil almış olan bu Türk -İslam kültüründe; din ve ahlak her
zaman önemli yer tutarak kültürün bütün değerlerini etkilemiştir. Dikkat-
lice bakıldığında bu etkinin Türk mimarisinde, edebiyatında, musikisinde,
örf –adetlerinde, sanatında ve Türk dilinde hakimiyeti görülür. Tarih bo-
yunca milletimizin cesaret ve yiğitliğini anlatan şiirler destanlar, marşlar
halk arasında dini motiflerle süslenmiş, dilden dile dolaşmıştır. Günlük
yaşamımızda “Allah yardımcın olsun” “Allah sabır versin” “Allah razı
olsun” “Allah korusun” gibi dini motifli pek çok ifadeler kullanılagel-
miştir. Şairlerimiz ve ozanlarımız sade ve yalın bir Türkçe ile dini konu-
ları işleyerek insanların duygularını harekete geçirmişlerdir. Dini ve ahla-
ki değerlerin, örf ve adetlerle birlikteliği toplumsal vicdanı rahatlatacak
bir düzenin oluşmasını sağlamıştır. Kuran’ın güzel bir ses ve makamla
okunmasının tavsiye edilmesinden ilham alan ve şekillenen musikimizde
tarih boyunca dini motifler etkili olmuştur. Itri, Dede Efendi, Hacı Arif
Bey, Sadettin Kaynak gibi bestekarlar musiki kültürümüzde doldurula-
maz yerlerini almışlardır. İbadethane olarak yapılan cami ve mescitler