Page 343 - Hz_ibrahim
P. 343

340  Prof. Dr. Mustafa ERDEM                              Hz. İBRAHİM  341



             da  temayüz  etmiştir.  Yaşadığı  dönem  ve  coğrafyanın  bütün
 Son Söz     olumsuz şartlarına rağmen o, hiçbir zaman fıtri değerlerden

             uzaklaşmamış, çevresindeki batıl inanış ve uygulamalara bu-
             laşmamıştır.
 İnsanlık tarihinin en önemli şahsiyetlerinden birisi, hiç kuş-
 kusuz Hz. İbrahim’dir. O, “Halilullah” (Allah dostu) unvanı ile   Hz.  İbrahim,  peygamber  olarak  sorumluluk  aldıktan  sonra,
 Cenab-ı Allah katında büyük bir iltifata mazhar olurken, bü-  vahyin yanında muhatabı insanların ortak paydası olan aklı
 tün inananların “imamı” olarak insanlar arasında saygın bir   esas almış, onları akla ve fıtrata aykırı inanç ve uygulamalar-
 konuma yükselmiştir.  dan kurtarmanın yollarını aramıştır. O, sosyal baskının ve ya-
             şayan dini değerlerin ne kadar etkin ve baskın olduğunu önce
 Hz. İbrahim her etnik unsurun, her din mensubunun kendi-
             kendi ailesi ve yakınlarında görmüş, bundan dolayı da bütün
 sine aidiyet duygusu beslediği, övündüğü, mutluluk duyduğu
             insanları kader kurbanı gibi nitelemiş, onları gaflet uykusun-
 bir peygamberdir. O, sadece Yüce Allah’a kulluk konusunda
             dan uyarmaya gayret etmiştir. İnsan sevgisinin en somut ve
 değil, insan sevgisi bağlamında da örnek gösterilmiş, örnek
             müşfik uygulamalarını başta babası olmak üzere bütün mu-
 alınmış, müstesna bir insandır. Dini değerlerden uzaklaşarak
             hataplarına hissettirmiş, fakat onları uyarma konusunda ba-
 dünyevilik ve gayri ahlakilik bataklığında bunalan, boğulan
             şarı sağlayamamış, tam aksine onların hakaretine, dışlamala-
 insanlık bile hala onun örnek hayatıyla nefes alabilmektedir.
             rına ve ötekileştirmelerine maruz kalmıştır.
 Dinin  amacı,  insanın  yaratanını  tanıma,  O’na  kulluk  görev-
             Hz. İbrahim, hayatının büyük kısmını insan takatini zorlayan
 lerini  yerine  getirme  ve  bu  yolda  samimiyet  testi  için  bazı
             ağır imtihanlarla mücadele ederek geçirmiştir. Bu imtihan-
 sınavlara  tabi  tutmaktır.    Bu  konuda  her  insan  birbirinden
             ların ilki, doğrudan onun hayatını sonlandırmayı hedefleyen
 farklı  da  olsa  mutlaka  sınanmaktadır.  Bu  sınav  çeşitlerinin
             ateşe atılma şeklinde gerçekleşmiştir. “Nurunu sündürmeme”
 en ağır şekli Yüce Allah’ın kendisine en yakın gördüğü kişi-
             konusunda mutlak irade sahibi olan Yüce Allah, ateşin yakma
 lerden başlamak üzere bütün insanlar arasında göreceli bir
             özelliğini  yok  ederek,  cehennem  çukuru  haline  gelen  ateşi,
 şekilde kendini hissettirmiştir. İşte Hz. İbrahim, dünya haya-
             sevdiği kulu ve peygamberi için cennet bahçesine çevirerek
 tında sınanmışlığın en ağır şekilleriyle tanışmış ve tanınmış
             onu en güzel şekilde ağırlamış, elçisini nasıl koruduğunu dev-
 bir kişilik ve kimliktir. Muhtemeldir ki yaşanan bu ağır ve acı
             rin zalimlerine ibret nazarıyla göstermiştir.
 tecrübeler onun asırları kuşatan şan ve şerefe yükselmesinde
 en temel ve önemli etkenler olmuştur.  Hz. İbrahim’in ikinci büyük sınavı, ilerleyen yaşına rağmen,
             dünya hayatının ziyneti olarak kabul edilen çocuk nimetin-
 Pek çok tarihi şahsiyet ve peygamber gibi Hz. İbrahim’in de
             den mahrum olarak yaşamak şeklinde gerçekleşmiştir. Onun
 doğumuyla ilgili bazı rivayetler, mitolojik anlatımlar veya onu
             yaşadığı acıları ve çocuk sevgisini telafi için, onu çok kıska-
 insanüstü gibi gösteren farklı bilgiler kaynakları süslemiştir.
             nan eşi Hz. Sare bile yanındaki hizmetlisini onunla evlendir-
 Bütün bunların yanında o, bir peygamber olarak tarihin belli
             mek zorunda kalmıştır.
 bir kesitinde beşeri coğrafyanın insani ve ahlaki değerlerden
 uzaklaştığı, Rabbini unuttuğu ve ona bazı unsurları eş koş-  Hz. İbrahim eşleri arasında yaşanan geçimsizlik ve kıskançlık
 tuğu bir dönemde ilahi koruma ve görevle insanlar arasın-  sebebiyle, uzun yıllar hasretiyle yaşadığı biricik oğlu İsmail’e
   338   339   340   341   342   343   344   345   346   347   348