Page 128 - Microsoft Word - orjinal
P. 128
128 GÖNÜL SOHBETLERİ
düşmanlık ve haset duygularını köreltir. Yukarıda anlamı verilen İsra Su-
resinde sıralanan Kur’an Öğütlerinden olan ayette Allah, yakın akrabaya,
düşkünlere, yolda kalmışlara yardımda bulunmayı emretmektedir. Bu
emir yerine getirilirken de sırf gösteriş olsun veya desinler diye gereksiz
yere yapılan harcamayı, saçıp savurmayı ve israfta bulunmayı yasakla-
maktadır. Bu ayette de Allah her konuda olduğu gibi Müslümanlara mu-
tedil davranmayı öğütlemektedir.
Allah(cc), saçıp savurarak, malını gereksiz bir şekilde harcayan kim-
senin, şeytanın kardeşi olacağını belirterek inananları bu noktada uyanık
olmaya davet etmektedir. Hepimizin bildiği gibi insanlar arasında yar-
dımlaşma emrini hiç hatırına getirmeyen, zekat vermeyen bir çok kimse,
şeytana uyarak milyarlarca lirayı bir gecede kumar masasında kaybet-
mektedirler. Aynı şekilde sırf desinler diye bir düğün yapmak için, fakir
üç beş köyün yıllık gelirlerinin bile ulaşamadığı rakamı de harcamakta-
dırlar. Bunun gibi, israf ederek sırf kişisel arzu ve isteklerin doğrultusun-
da bencilce harcamalarda bulunmak herhalde şeytanın yönlendirmesinin
dışında bir şey değildir. İnsan kendisinin ve ailesinin geçimini sağlamak
üzere, üç beş kuruşu bir araya getirmek için zaman kaybederek çaba har-
camaktadır. Bu çabanın sonunda elde ettiği kazancı, bir anlık zevki için
ailesinin de sıkıntıda kalacağını da bilerek bir iki dakikada harcayabili-
yorsa şeytanla iç içe yaşıyor demektir.
Hz. Muhammed (sas), Kıyamet gününde insanın beş konuda sorguya
çekilmedikce Rabb’inin huzurundan ayrılmayacağını belirtmekte ve bu
beş şeyi şöyle sıralamaktadır; Ömrünü nerede ve ne suretle geçirip tüket-
tiği, Gençliğini nerede ve ne suretle yıpratıp çürüttüğü, Malını ne suretle
ve hangi yollarla kazandığı, Kazanmış olduğu malı nereye ve ne şekilde
harcadığı, Bilgisi ile ne yaptığı ve nasıl amel ettiği.
Gelin iyi bir Müslüman olarak yakınlarımızdan başlayarak, düşkün-
leri gözetelim ve hayatımızın her noktasında yaptığımız israfa son vere-
lim.