Page 203 - hz_musa
P. 203
202 Prof. Dr. Mustafa ERDEM
uzman sihirbazlarla dolmuştur. Ayeti kerimede verilen bilgi-
lere bakılırsa o zamanlarda sihirbazların oldukça çok ve iti-
barlı kimseler olduğu anlaşılmaktadır. Dolayısıyla Firavun ve
adamları Hz. Musa’yı bir peygamber olarak kabul etmediği
için gösterdiği mucizeleri de sihir olarak nitelemiştir.
Hz. Musa’nın gösterdiği bütün mucizeler, hakikat bakımından
büyüye ters düşmekle birlikte şekil yönünden ona benzemek-
tedir. Bu sebeple Hz. Musa, sihirbazlarla yapacağı karşılaşma-
751
da meydan okumayı onların metodu ile yapmaktadır.
Firavun ve yanındakiler, toplum nezdinde onları rahatlatacak
veya içine düştükleri kaostan kurtaracak tek çare sihirbazla-
rın gösterecekleri başarıya odaklanmış, sihirbazlar Hz. Musa
karşısında onlar için bir umut haline gelmiştir. Bundan dolayı
onlar, başarısız olmaları durumunda Firavun ve yakınlarının
uygulayacakları zulümden korkmuş, kazanmaları halinde
elde edecekleri dünyalıkları pazarlık konusu yapmıştır.
Söylendiğine göre sihirbazların en mahir ve meşhurları yu-
karı Mısır bölgesinde yaşamaktadır. İbn Abbas’tan nakledilen
bir rivayete göre bunlar, Yunus Peygamberin memleketi Mu-
sul yakınlarındaki Ninova şehrinde yaşayan iki Mecusi adam-
752
dan bu sihir işini öğrenmiştir.
Kur’an-ı Kerim’de sihirbazların yapılan davete ve gönderilen
emre uydukları belirtilmiş, sayıları hakkında ayeti kerimede
753
açık bir bilgi verilmemiş, sadece çokluğu ifade edilmiştir.
Buna rağmen kaynaklarda çok sağlıklı olmamakla birlikte on-
ların yetmiş, yedi bin, on iki bin, on beş bin, otuz bin, yetmiş
bin, seksen bin veya daha fazla olduğu şeklinde farklı rakam-
754
lar verilmiştir.
751 Razî, Tefsir, s. 10/546.
752 Ebussuud, s. 3/526.
753 Araf, 7/112.
754 Taberî, s. 1/408; İbn Kesîr, Tefsir, s. 10/5251, Kısas, s. 281; Ebussuud, s.
3/526; Vehbi, s. 5/1721; Sabunî, 4. Fasikül, s. 35; Mutavi’, s. 55; eş-Şihava,
s. 79; Kur’an Yolu, s. 2/570.