Page 10 - hz_musa

Ön Söz

Peygamberler, Cenab-ı Allah tarafından insanlara rehber ve
rol model olmak, onlara doğru yolu göstermekle görevlendi-
rilmiş örnek kişilerdir. Onlar insani, ahlaki ve fiziki özellikleri
itibariyle kusursuz olup, görev ve sorumluluk alanlarına şaibe
düşürmeyecek şekilde seçilmiş, yetiştirilmiş ve korunmuştur.
Bu özellikleriyle peygamberler doğumundan ölümüne kadar
ilahi murakabe altında olup, Allah ile insanlar arasında ileti-
şimi sağlamak, vahyi ilahiyi onlara aktarmak ve uygulamakla
görevlendirilmiştir. Onlar insanlığın dünya ve ahireti için her
türlü fedakarlığa katlanırken yaşadıkları olumsuzluklardan
şikâyetlenmezler, görevlerini eksiksiz yerine getirmenin gay-
reti içinde olurlar. Bir anlamda peygamberler sevginin, merha-
metin, şefkatin, hoşgörü ve bağışlamanın zirve isimleridir. Bu
bağlamda insanlık tarihinin en önemli şahsiyetlerinden birisi
hiç kuşkusuz Hz. Musa’dır. Seküler tarih ondan söz etmese de
gerek Kitabı Mukaddes’te gerekse Kur’an’ı Kerim’de hakkında
en çok söz edilen peygamber odur. Ayrıca tarihi rivayetlerde
onun muhatap olduğu Firavun, tarihin önemli simalarından
birisi ve yaşadığı coğrafya, bilinen tarihi kayıtların, tarihi mi-
ras ve medeniyetin en canlı örneklerinin bulunduğu yerlerdir.

Cenab-ı Allah Hz. Musa’yı zamanın belli bir diliminde, insan-
lığın en eski ve yoğun yaşadığı yerler olarak bilinen Ortadoğu
coğrafyasında, Mısır’da insanlara hidayet rehberi olmak ve İs-
railoğulları’nı Firavun’un zulmünden kurtarmak için peygam-
ber olarak göndermiştir. O, bir peygamber olarak diğerleriyle
benzeşen ortak taraflara sahip olmakla birlikte kendine özgü
özellikleri ve öyküsü olan bir peygamberdir.